Rusya ve Ukrayna’nın müzakere masasına oturma ihtimaline yaklaşılırken, kim kazandı, kim kaybetti? İki tarafta da hem insan gücü hem askeri araçlar açısından bilanço ağır.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, şubat ayında Ukrayna’nın 46 binden fazla askerinin hayatını kaybettiğini, yaralı sayısının ise 380 bin olduğunu açıkladı.
Rusya ise 2022 sonbaharında kayıplarına dair bir açıklama yapmış ve 6 binden az ölü olduğunu ifade etmişti.
Ukrayna Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı'nın 19 Nisan'da bildirdiğine göre ise, Rusya 24 Şubat 2022'den bu yana Ukrayna'da 940 bin 150 askerini kaybetti.
Tabloya göre insan kaybı yaklaşık 1 milyon.
Ukrayna’da, evlerinden olan, başka ülkelere mülteci olarak gitmek zorunda kalan milyonlar da cabası. Savaşın asıl mağduru kadınlar ve çocuklar…
İnsani kayıplar, altyapıdaki zaiyatın büyüklüğü ve askeri harcamalar hesaba katıldığında ne kazanıldı, ne kaybedildi. Kazanılan, kaybedileni karşıladı mı, bu soru yanıtsız kalacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Mart 2022’de savaşın başlamasının üzerinden sadece 35 gün geçmişken tarafları bir araya getirdiği o görüşmedeki “Savaşın bir kazananı, adil bir barışın kaybedeni olmaz” sözü durumun adeta özeti.
Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nden o gün bir sonuç çıkabilir miydi?
Tarafların en son bir araya gelebildiği o tarihte sonuca çok yaklaşılmışken masadan kaçılması soğuk savaş ihtimalinden başka bir sonuç yaratmadı.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dan o güne dair itiraf ise yıllar sonra geldi.
Lavrov, Ukrayna ile planlanan barış anlaşmasını İngiltere'nin bozduğunu savundu.
Sergey Lavrov, “İstanbul’da bir anlaşmaya varmaya çok yaklaşmıştık, ancak Boris Johnson, Ukrayna’nın bu anlaşmayı imzalamasını yasakladı. Ardından Ukrayna’ya savaşın sürdürmesi gerektiği söylendi” dedi.
İngiltere etkisi miydi, dönemin ABD Başkanı Joe Biden’ın Ukrayna’ya savaşı sürdürmesi karşılığındaki koşulsuz desteği mi? Bütün bunların adeta bir çarpan etkisi yaptığı aşikar.
Rusya’nın derinliklerine uzun menzili füzelerle saldırıyla Karadeniz’de tansiyon yükseldi.
Denkleme Donald Trump müdahalesiyle bu kez ibre tersine döndü.
Ukrayna’ya verilen ABD desteği belirli koşullara bağlandı.
Rusya-ABD ilişkilerinin ilerletilmesi karşılığında Ukrayna geri plana atıldı.
Volodimir Zelenski, büyük ümitlerle gittiği Beyaz Saray’da hem Jd Vance’in hem de ABD basının hedefindeydi.
Öyle ki savaşın başından bu yana giydiği askeri kamuflaja benzer kıyafeti tartışmaya açıldı.
Real America's Voice'un Beyaz Saray muhabiri Brian Glenn Zelenski'ye "Birçok Amerikalı, sizin ABD'ye saygı göstermemenizle ilgili sorunlar yaşıyor neden takım elbise giymiyorsunuz?" diye sorduğunda Ukraynalı lider bunu şakayla karışık bir dille cevapladı ve "Savaş bittikten sonra takım elbise giyeceğim. Belki sizinki gibi bir şey giyerim belki daha iyisini" dedi.
Tüm dünyanın gözü önünde yapılan tartışma sonrası görüşme iptal oldu. Zelenski, evine sonuçsuz bir şekilde dönmek zorunda kaldı.
Belki de tartışmanın asli sebebi Ukrayna’nın sahip olduğu nadir toprak elementine ABD’nin talip olması olarak gösterilebilir.
Ukrayna önce Rusya karşısında güvenlik garantilerini talep ederken, ABD ise bunu daha sonra konuşulabilecek bir mesele diyerek görüşülen dosyalar arasına dahil etmiyor.
Tüm bunlar Ukrayna için çıkmaz sokak olarak görülürken, Avrupa’dan da beklenen destek gelemiyor.
Zira Avrupa da Donald Trump’ın gümrük tarifesinden nasibini aldı.
Üstelik ABD’nin Avrupa’ya sağladığı savunma şemsiyesi de kesilmek üzere.
Avrupa Ordusu ya da Avrupa’nın güvenlik mimarisi prensibiyle ilgili çalışmalar ağırlık kazandı.
Tıpkı Ukrayna gibi Avrupa da ABD için, Trump yönetimi için öteki konumunda.
Ukrayna Kırım’dan vazgeçer mi?
The Washington Post, ABD yönetiminin Kırım'ın Rusya'nın bir parçası olarak resmen tanınmasını içeren bir teklifi gündeme getirdiğini yazdı.

ABD’nin Kırım’ı Rus toprağı olarak tanıyacağı öne sürülürken, Kiev’in buna yanaşmaması nedeniyle ABD’lilerin görüşmelere katılmadığı belirtiliyor.
İngiltere’nin başkenti Londra’da ABD, Ukrayna, Fransa, Almanya ve İngiltere dışişleri bakanlarının katılımıyla yapılması planlanan zirve, toplantıya saatler kala ertelendi. 
Gerçekleşmesi olası ateşkesin ele alınacağı toplantının seviyesi de düşürüldü. 
Söz konusu krizin altında yatan neden olarak Kırım gösteriliyor.
Trump ise Zelenski’nin ‘The Wall Street Journal’ gazetesine verdiği röportajda, Kırım hakkındaki açıklamalarını eleştirdi. 
Trump, “Zelenski’nin açıklamaları barış müzakereleri açısından son derece zararlı çünkü Kırım, yıllar önce Obama’nın himayesinde kaybedildi ve artık tartışma konusu bile değil. Bu tür kışkırtıcı açıklamaları, savaşı sonlandırmayı zorlaştırıyor. Övünecek hiçbir şeyi yok. Ya barışı seçebilir ya da tüm ülkeyi kaybetmeden önce üç yıl daha savaşabilir” ifadelerini kullandı.
Peki, ABD’nin planında ne var?
■ Kırım ve işgal altındaki Ukrayna bölgeleri Rusya’da kalacak.
■ Ukrayna AB’ye katılabilir, ancak NATO’ya katılmayacak.
■ Rusya’ya yaptırımlar kaldırılacak.
■ Ukrayna için ABD’nin olmadığı bir güvenlik garantisi.
■ Ukrayna’nın yeniden inşası ve tazminat.