Akarca, Yargıtay'da görevlendirilen 27. dönem adli yargı hakim ve Cumhuriyet savcı adaylarına yönelik seminerde, Yargıtay'ın tarihçesi, yönetimi, işleyişi, misyonu ve vizyonu, yargı etiği, şeffaflık ve adli kalite konularında bilgi verdi.
Hukukçuların, içinde bulunduğu toplumun değerlerini ve değer yargılarını, sosyolojisini bilmek ve anlamak, araştırmak zorunda olduğuna işaret eden Akarca, Gazze başta olmak üzere Orta Doğu'da oluk gibi kan aktığını söyledi.
Saldırılarda sivillerin kadın ve çocuk demeden hedef alındığını, kiliseler, okullar, hastaneler, ambulanslar dahil olmak üzere Birleşmiş Milletler'e ait merkezlerinin vurulduğunu anımsatan Akarca, "Savaşın bir ahlakı olur, bir hukuku olur. Ve bu ahlak maalesef şu anda unutulmuş durumda." dedi.
Gazze'deki katliamların kendisine "medeni" diyen Batı'nın ve tüm dünyanın gözü önünde cereyan ettiğini, yaşananların görmezden gelindiğini belirten Akarca, vicdanların köreldiğini, herkesin bakışını başka tarafa çevirdiğini söyledi.
Akarca, "Filistin'de yaşanan bu katliamları şiddetle kınıyoruz. Bunu yapan savaş suçlularının bir gün hukuk önünde hesap vereceklerine inanıyorum. Bu bizim vicdanımıza da insanlığın vicdanında da gerçekten çok büyük bir yara açmış durumda. Hepimiz bunun takipçisi olmak durumundayız." değerlendirmesinde bulundu.
Yaşananlar nedeniyle bütün Batı toplumunu suçlamadığını dile getiren Akarca, "Batı uygarlığının sahibi" olduğu iddiasındaki ülkelerin yöneticilerinin ve siyasetçilerinin vurdumduymaz anlayışlarını kınadı.
