GKRY’nin Denizcilik Mekânsal Planlaması’nın hedefi Türkiye ve KKTC’nin deniz yetki alanlarını parsellemektir
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Bakanlar Kurulu tarafından Avrupa Toplulukları Komisyonu koordinasyonuyla hazırlanan Denizcilik Mekânsal Planlaması onaylandı. Yayınlanan haritalar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve KKTC’nin deniz yetki alanlarını ihlâl ederek parsellemek üzerine bir strateji izliyor.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan YUTAM Başkanı Ömer Memoğlu, “GKRY’nin Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan Denizcilik Mekânsal Planlaması’nın amacı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve KKTC’nin deniz yetki alanlarını parsellemek üzerine bir strateji izleyerek konuyu oldubittiye getirmektir. Bugüne kadar GKRY Doğu Akdeniz’de hep oldubittiler ile hareket ederek, Avrupa Birliği’ni arkasına alarak nüfuz alanını genişletme stratejisini izlemiştir. Türk milleti olarak bu son yayınlanan 7 harita ise artık sabrımızı taşırmıştır. Türkiye olarak GKRY’nin bu oldubittilerine müsaade etmemiz mümkün değildir. Gelen zaman biz bitti demeden bitmeyeceğini göstermenin tam zamanıdır.” ifadelerini kullandı.
Tamamıyla bir Haçlı planı ile karşı karşıyayız
Türkiye ve KKTC’nin deniz yetki alanlarını hedef alan haritaların arka planında Avrupa Toplulukları Komisyonu’nun (European Commission) olduğunu belirten YUTAM Başkanı Ömer Memoğlu, “Esasında projenin arka planında Avrupa Toplulukları Komisyonu (European Commission) vardır. Bu 7 haritayı hazırlayan ekibin başındaki şahıs, sözde GKRY Denizcilik Bakan Yardımcısı Kyriakos Aliouris’tir. Kendisi Atina Ulusal Teknik Üniversitesi’nde Gemi İnşaatı ve Gemi Makineleri Mühendisliği bölümü mezunudur. Aynı zamanda Avrupa Komisyonu, Avrupa Deniz Güvenliği Ajansı ve Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün de üyesidir. Tamamıyla bir Haçlı Planı ile karşı karşıyayız. Teknik çalışmalarla Türkiye ve KKTC’nin deniz yetki alanlarını parsellemek, hak ve menfaatlerini gasp etmek üzerine oldubittiler planlıyorlar. Uluslararası kurumların desteğini de arkalarına almayı amaçlıyorlar. Yayınlanan bu haritaların uluslararası olarak hiçbir geçerliliği yoktur. Çünkü ortada hukuksal bir zemin yoktur.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’de Denizcilik Bakanlığı kurulmalıdır
Türkiye’de de denizcilik çalışmalarının bir Bakanlık nezdinde devam etmesi gerektiğini belirten Memoğlu, “Türkiye’de yalnızca denizcilik alanında faaliyet gösteren bir Bakanlığın mutlak suretle kurulması elzemdir. Sözde GKRY’de bile bir Denizcilik Bakanlığı varken Türkiye’de de mutlak suretle bir Denizcilik Bakanlığı kurulması lazım. Haçlıların yayınladığı bu tarz teknik ve ülkemizi hedef alan çalışmalara misli ile karşılık verilmesi, Denizcilik Bakanlığı nezdinde hazırlanan bu milli çalışmaların (milli tez ve doktrinlerin) uluslararası olarak tanınması/tescillenmesi gerekmektedir. Karşınızdaki yapı ile ancak böyle mücadele edebilirsiniz." değerlendirmesinde bulundu.
Bazen defans yapmak için ofansa geçmek gerekir
Haçlı zihniyetinin Doğu Akdeniz'deki planının Türkiye ve KKTC'nin deniz yetki alanlarının önemli bir kısmını gasp etmek ve bu gasplarını ise kendi kurdukları sözde uluslararası kuruluşlar yoluyla normalleştirmek olduğunu belirten Memoğlu, "Bu Haçlı zihniyeti önce uluslararası kuruluşlar kurar, ardından hukuksuzluklarını kendi kuruluşları yoluyla uluslararası olarak tanıtır. Durulan yerde gol yenilir. Bazen defans yapmak için ofansa geçmek lazımdır.” değerlendirmesinde bulundu.
Denizcilik Mekânsal Planlaması haritalarının detayları
YUTAM Başkanı Ömer Memoğlu, GKRY tarafından onaylanan Denizcilik Mekânsal Planlaması kapsamında yayınlanan haritalarda yer alan teknik detayları da paylaştı. Memoğlu, “Haritalarının lejantında toplamda 24 özel işaret bulunmaktadır. Bu özel işaretler sözde GKRY MEB’ini, sözde 12 deniz mili sınırlarını, sözde bölgesel ve mekânsal sınırları, sözde kıyı erozyonu koruma bölgelerini, sözde bilimsel araştırma ve test bölgelerini, sözde askeri faaliyet bölgelerini, sözde tuzdan arındırma suyu koruma bölgelerini, sözde deniz eserlerini koruma bölgelerini, sözde balıkçılık yasağı bölgelerini, sözde deniz taşımacılığı bölgelerini, sözde liman faaliyet bölgelerini, sözde hidrokarbon arama/kullanma ve çıkarma bölgelerini, sözde enerji merkezi bölgelerini ve boru hatları yönlendirme bölgelerini, sözde kablo iniş bölgelerini, sözde su ürünleri bölgelerini, sözde yüzme ve dinlenme alanlarını, sözde gezi tekneleri altyapı bölgelerini ve sözde askeri tesisleri gösteriyor. Çok teknik ve detaylı haritalar hazırlamışlar ama boşuna yorulmuşlar. Yapılan çalışmanın hukuksal bir zemini olmadıktan sonra hiçbir anlamı yoktur.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin Adalar Denizi ve Doğu Akdeniz’deki Hükümranlık Planlaması Haritası
YUTAM Başkanı Ömer Memoğlu bir Türk araştırma merkezi olarak GKRY ve Avrupa Toplulukları Komisyonu’na (European Commission) cevaben bir harita yayınladıklarını açıkladı. Memoğlu, “Kendilerine cevaben bir harita hazırladık. Bu hazırladığımız Türkiye’nin Adalar Denizi ve Doğu Akdeniz’deki Hükümranlık Planlaması haritası da bizim çalışmamız. Biz Kıbrıs’ta Tek Devletli Modeli benimsiyoruz araştırma merkezi olarak. Kıbrıs Adası’nda tek devletli model önerimize göre burada artık kuzey-güney, doğu-batı diye bir ayrım kalmıyor. Kıbrıs’ta tek devletli model önerimize göre yalnızca Kıbrıs Türk Devleti isimli, Ada'nın tamamına hâkim/söz hakkı sahibi bir devlet yer alıyor. Onun için önce hükümranlık planlaması gerçekleştirdik. Ada’nın tamamında Kıbrıs Türk’ünün hakkı var ve söz hakkı Kıbrıs Türk’üne ait olmalı. Bu Ada bizim ecdadımıza ait. Onun için boşuna hayaller kurmasınlar. Terörist EOKA’cı zihniyeti, Ada'nın Güney tarafını devlet olarak tanımıyoruz. Hele haritalarını hiç tanımayız!” ifadelerini kullandı.
İşte YUTAM tarafından yayınlanan Türkiye’nin Adalar Denizi ve Doğu Akdeniz’deki Hükümranlık Planlaması Haritası