AA-ABD'nin Wisconsin eyaletinde 1948'de doğan Raymond Leo Burke, Papa Franciscus'un şubatta hastaneye kaldırılması üzerine ana akım medyada papalığa aday kardinaller arasında yer aldı. Papa'nın 21 Nisan'da hayatını kaybetmesinin ardından Burke'ün ismi de tekrar gündeme geldi.

Burke, Katolik Kilisesi'ndeki geleneksel öğretileri savunmasıyla öne çıkarken, ölen Papa Fraciscus'un reformist bulunan yaklaşımlarına karşı duruşuyla biliniyor.

Papa'nın LGBT üyeleri hakkındaki görüşlerine karşı çıkan Burke, boşanmış ve yeniden evlenen Katoliklerin Kilise'nin tam haklarından yararlanmasına da karşı duruyor.

Papa'nın liderliğini, 2014'te, "dümensiz gemiye" benzetmesinin ardından Burke, Papa Franciscus'un ABD'deki en büyük eleştirmeni olarak öne çıkmaya başladı.

Bu yorumlarından bir süre sonra Papa, Kasım 2014'te, Burke'ü Vatikan'ın en yüksek yargı organı Kilise'deki tövbe, aforoz ve bağışlama süreçlerinden sorumlu görevinden alarak Malta Şövalyeleri'nin koruyucusu olarak atadı. 2023'te ise Papa, Burke'ün bu görevini başka bir kardinale devretti.

Vatikan, Papa Franciscus döneminde, Aralık 2015'te, Yahudilerin din değiştirmeleri gerektiği düşüncesinden ve arayışından vazgeçip, iki inancın benzersiz bir ilişkiye sahip olduğunu ilan etti.

Burke ise Kilisenin, "ilahi mesajı" Yahudiler de dahil olmak üzere tüm insanlarla paylaşma görevi olduğunu vurgulayarak, bu kararın kafa karışıklığı oluşturduğunu savundu.

Yine 2023'te Vatikan, Burke'ün aylık maaşını, sağlık hizmetini ve kira ödemediği lojman ayrıcalıklarını iptal etti. Papa'nın bu kararı ayrıcalıkların yeniden düzenlenmesi olarak duyurulurken, basında "cezalandırma" olarak değerlendirildi.

Bu mücadele sırasında Franciscus, bazı kapalı toplantılarda Burke'ü, Kilise'yi bölmekle suçladı.

Burke ise 2019'da bir röportajında Papa'nın kendisini rakip olarak gördüğünü ve liderlik pozisyonunda istemediğini savundu.

Halen, Wisconsin'de kurduğu Our Lady of Guadalupe Mabedi'nin yönetim kurulu başkanlığını yürüten Burke, geleneksel Katolik öğretileri üzerine vaazlar vermeye ve yazılar yayımlamaya devam ediyor.

Trump için oy istedi

Burke, 2016'da ABD başkanlık seçimleri için kampanya sürecinde kürtaj karşıtı görüşlerini desteklediği Donald Trump'ın aile, evlilik ve din gibi konularda "kilise değerlerini koruduğunu" dile getirdi.

"Katoliklerin bu seçimlerde Trump'a oy verebileceğini" söyleyen Burke, göçmenler konusunda da "temkinli" davranılması gerektiğini belirtti.

Burke, Trump'ın "iyi bir başkan olmasını ve ülkedeki ayrımları düzeltmesini" umduğunu dile getirerek, bu süreçte Trump'a destek verdi.

Daha sonraki ABD başkanlık seçimlerinde Burke, Trump'ın adını vererek savunuculuk yapmasa da kürtaj karşıtlığı, geleneksel aile yapısı ve LGBT meselesi gibi konularda ortak görüşlere sahip olduğunu ortaya koydu.

Öte yandan, Trump da Burke gibi Papa'nın yaklaşımlarına karşı eleştirel bir tutum sergiledi.

Burke, bugüne kadar ABD'li bir Papa olmaması ve Trump'a yaklaşımı nedeniyle ilgi çekmeye devam ederken, bazı kardinaller tarafından fazla kutuplaştırıcı bir isim olarak eleştiriliyor.

Burke'ün, Trump'ın eski sağ kolu Bannon'la ilişkileri

The New York Times gazetesinin 2017'deki haberine göre, Trump'ın eski danışmanı Steve Bannon, Breitbart News adlı haber ağının yöneticiliğini sürdürürken, Vatikan'da Burke ile tanıştı.

Bannon ve Burke, "İslam'ı, geleneksel Hristiyan değerlerinin aşınması sonucu zayıflayan Batı'yı istila etmekle tehdit eden bir unsur olarak gördükleri" için ortak paydada buluştu.

Ancak Bannon'un Vatikan yönetimini sert şekilde hedef alan bazı yayın ve sivil örgütlenme arayışlarının basına yansıması üzerine ise Burke bu girişimlerde aktif rol almadığını açıklayıp daha geri planda görünmeyi tercih etti.

Papa Franciscus'un çevresine göre, Trump ekibi "evanjelik köktencilik" yapıyor

Trump ekibi ile Burke arasında gelişen ilişkiler, Papa Franciscus'un çevresini de rahatsız etti.

Trump'ın kıdemli danışmanı Musk'tan, DOGE'ye ayırdığı zamanı "büyük ölçüde" azaltacağı mesajı Trump'ın kıdemli danışmanı Musk'tan, DOGE'ye ayırdığı zamanı "büyük ölçüde" azaltacağı mesajı

Bannon-Burke trafiği sırasında Papa'ya yakınlığıyla bilinen editörlerden Antonio Spadaro ve Marcelo Figueroa'nın 2017'de Roma'da yayın yapan La Civilta Cattolica dergisinde "ABD'de Evanjelik Köktencilik ve Katolik İntegralizmi: Şaşırtıcı bir ekümenlik" başlıklı makalesi yayımlandı.

O dönem Bannon ve Trump yönetiminin tutumu dahil ABD'deki "evanjelik köktenciliğin" sert bir dille eleştirildiği makalede, iklim değişikliği, göçmenler, Müslümanlar gibi konularda ABD'nin ideolojisinin, kutsal metin ve Eski Ahit'in çatışma ve savaşı teşvik edecek şekilde çarpıtan yorumlarını benimsediği vurgulandı.

Hükümetin ve toplumun Hristiyanlarca yönetilmesini destekleyen "hakimiyetçi teolojinin", Hristiyan köktenciliğin vizyonunu belirlediği ifade edilen makalede, söz konusu yaklaşımın "Beyaz Saray'daki mevcut başstratejist ve apokaliptik jeopolitiğin destekçisi Steve Bannon gibi temsilcilerinin düşüncelerini besleyen doktrin" olduğu ifadesi yer aldı.

Kaynak: AA