Saab’ın CEO’su Reuters’a yaptığı açıklamada, ülkenin bağımsız savunma yeteneklerini geliştirmesini desteklemek için Ukrayna’da üretim yapmak istediklerini aktardı. Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı geniş çaplı işgali askeri teçhizat talebinde bir artışa yol açtı ve birçok Batılı üretici Ukrayna’da üretim yapmak istiyor.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Saab CEO’su Micael Johansson, “Ukrayna’nın egemenlik kapasitesini ve yeteneklerini geliştirmesine destek olmalıyız. Bu nedenle, hem Ukrayna içindeki hem de Ukrayna dışına taşınan Ukrayna endüstrisi ile iş birliği yapmalıyız.” ifadelerini kullandı.
Saab Genel Müdürü Micael Johansson l Görsel: Saab
Johansson, Saab’ın “yerel üretimi nasıl kurabileceğine dair iki veya üç şirketle görüşmelerde bulunduğunu” ekledi ancak henüz bir anlaşma sağlanmadığını belirtti. Küresel gerilimler, Ukrayna’daki savaş ve İsveç’in son NATO üyeliği, Saab’a ABD’nin Lockheed Martin, Fransa’nın Dassault Aviation ve İngiltere’nin BAE Systems gibi rakipleriyle rekabet ederken büyük bir talep artışı sağlıyor.
Johansson, Ukraynalı şirketlerle insansız hava aracı yetenekleri üzerinde çalışmak için potansiyel gördüğünü ifade etti. Ukrayna’nın da mühimmat parçaları tedarikçisi olabileceğini ve sensör teknolojisinin geliştirilmesine katkıda bulunabileceğini ekledi.
Romanya’dan Ukrayna ile iş birliği planı
Avrupa ülkelerindeki örneklerde olduğu gibi Romanya da Ukrayna ile savunma sanayii iş birliği yapmayı planlıyor. Özellikle R-360 Neptune gemisavar füzeleri üzerinde odaklanan bu iş birliği, hem savunma hem de enerji sektöründe Bükreş ile Kiev arasındaki iş birliğinin öneminin altını çiziyor. Army Recognition tarafından yapılan habere göre Ukrayna’nın Romanya Büyükelçisi Igor Prokopchuk’un Romanya ziyareti sonrasında bu iş birliğinin önemi bir kez daha gözler önüne serilmişti.
400 kilometreye erişen menziliyle Neptune füzeleri, Fransız SCALP-EG füzelerinden farklı olarak karadan ateşlenmekte. Hem kara hem de deniz hedeflerine karşı stratejik bir rol üstlenmeye uygun füzeler, 2022’de Rus kruvazörü Moskva’yı vurma görevi de dahil olmak üzere çatışmaların başlangıcından bu yana kullanılmakta.
