MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver, TBMM Genel Kurulunda, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı bütçesi üzerinde konuştu.
MHP'li Işıkver'in açıklaması şu şekilde;
Türkiye'de bölgeler arası gelişmişlik farklarının giderilmesi ve bölgesel kalkınmanın gerçekleştirilmesi amacıyla uygulanan DAP KOP, DOKAP ve GAP Bölgesel Kalkınma Projeleri bölgelerimizin gelişmesine, bölgelerimizde üretime ve istihdama büyük katkı sağlamaktadır. Doğu Anadolu Projesi kapsamında 2011 yılında kurularak 2012 yılında faaliyete geçen DAP Bölge Kalkınma İdaresinin görev alanı seçim bölgem Elâzığ'ın da içerisinde bulunduğu Ağrı, Ardahan, Bingöl, Bitlis, Erzincan, Erzurum, Hakkâri, Iğdır, Kars, Malatya, Muş, Sivas, Tunceli ve Van gibi 15 ilden oluşan büyük bir coğrafyayı kapsamaktadır. Doğu Anadolu Projesi altyapı, istihdam ve üretim imkânlarının artması hususunda düzenlemeler yaparak millî kalkınma hedeflerimize katkı sağlamayı amaçlayan, milletimizin gelir düzeyini ve yaşam standardını yükseltmenin yanı sıra diğer bölgelerle olan gelişmişlik farkını azaltmayı hedefleyen çok yönlü ve sürdürülebilir bir kalkınma projesidir. Seçim bölgem Elâzığ için yapılmış olan ve 2025 yılı içerisinde yapılması planlanan projeleri de yakından takip etmekte ve desteklemekteyiz. Ancak Elâzığ'da özellikle tarım alanlarının elverişli olması ve tarım ürünlerindeki çeşitliliğin fazla olması bu alanda çalışmalar yapılmasına dikkat çekmektedir.
Cumhur İttifakı'nın güçlü bir şekilde, Türkiye Yüzyılı'na kararlı ve etkili bir şekilde yürüdüğü bu süreçte elbette ki kadim şehrimizin de birtakım beklentileri vardır. Elâzığ'da yaklaşık otuz yıldır suyla buluşamadığı için çoraklaşmış tarlalarımız vardır. Uluova ve Kuzova Projelerinin tamamlanması yeniden açılacak olan sulama alanlarının oluşması adına, şehrimiz adına elzemdir.
Elâzığ ilimizde 1970'li yıllarda küçük işletmeler hâlinde başlayan alabalık üretimi bugün Keban Baraj Gölü havzasında çok önemli bir sektör hâline gelmiştir. Elâzığ ilindeki doğal su kaynakları alabalık üretimi açısından ideal koşullar sunmaktadır. TÜİK verilerine göre 2023 yılında Elâzığ'da 39 bin ton alabalık üretimi yapılmış, bu miktarla şehrimiz Türkiye'de ilk sırada yer almaktadır.
TİM verilerinde ise 2023 yılında Elâzığ'dan yapılan doğrudan alabalık ihracatının yaklaşık 8 milyon ABD doları olduğu ifade edilmektedir. Elâzığ ve çevre illerde su ürünleri sektörünün çok daha büyük boyutlarda ülke ekonomisine değer katması mümkün olmasına rağmen maalesef bugün istenilen noktaya getirilememiştir. Alabalık başta olmak üzere, diğer su ürünleri yetiştiricilerinin, girişimcilerin ve müteşebbislerin önündeki en büyük engel olan altyapı, yol, enerji ve iletişim gibi hususlarda çok önemli yatırım ihtiyaçlarının karşılanması büyük önem arz etmektedir.
Sanayi ve Teknoloji Bakanımız da buradayken ilimiz Elâzığ'da 6'ncı bölge teşviklerinin süresinin 31 Aralık 2024'te biteceği ifade edilmiştir. Deprem bölgesi olmamız hasebiyle ve yeni yatırımların gelmesinin devamını sağlamak sebebiyle bu husus da bölgemizin gelişiminin devamı adına bu teşviklerin devamının hayati önem taşımakta olduğunu bir kez daha ifade ediyor, Sayın Bakanımızdan destek bekliyoruz.
1950'li yıllarda faaliyete geçen ve Aksaray Mahallesi'nde bulunan, o dönem il merkezi dışında kalan Elâzığ Çimento Fabrikası'nın bugün çevre ve insan sağlığına verdiği zarardan dolayı il dışına kaldırılması gerekmektedir. Elâzığ'ın coğrafi yapısının sadece belirli yönlerden hava akımına izin vermesinden ve bu itibarla bir çöküntü ovası olma özelliği taşımadan ötürü fabrika günümüz şartlarında şehrin ortasında âdeta zehir saçmaktadır. Hava kirliliğini maksimum düzeyde artıran ve yıllık yüz binlerce ton üretimiyle gece gündüz durmadan çalışarak hemşehrilerimizin yaşam kalitesini düşüren söz konusu fabrikanın kaldırılması hususu, yaklaşık yirmi yıldır aziz şehrimizin, Elâzığ'ın gündeminde olmasına rağmen herhangi bir ilerleme kaydedilememiştir.
Çevre, Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum beyefendinîn Elâzığ'la çok özel bir bağı bulunmaktadır. Ben, Sayın Bakanımıza, özellikle 24 Ocak 2020 depreminden sonra şehrimizde gerçekleştirmiş oldukları imar faaliyetinin ki Türkiye'nin tarihinde, dünya tarihinde belki, aynı anda yapılmış en büyük imar faaliyetiydi. Elâzığ'a şöyle bir katkıları oldu: 6 Şubat deprem silsilesinde biz, belki de bölgede 11 şehirde en kötü yapı stokuna sahip olmamıza rağmen sadece 1 kayıpla atlattık; o da ağır hasarlı eve ziynet eşyasını almaya giren bir hemşehrimizdi.
Bu itibarla, Sayın Bakanımızın Elâzığ'a ve Elâzığlıya duyduğu samimi duyguları çok net müşahede etmiş bir kardeşiniz olarak, bir milletvekili olarak Sayın Bakanımızı da Elâzığlıların benden fazla sevdiğine şahitlik etmiş bir kardeşiniz olarak başta Sayın Bakanımızdan ve devlet büyüklerimizden bu garabetin şehrin ortasından kaldırılması hususunda destek beklediğimizi bir kez daha ifade ediyor, Gazi Meclisimizi ve ekranları başında bizleri izleyen yüce Türk milletini saygılarımla selamlıyorum.