MHP Niğde Milletvekili Cumali İnce, ülkemizde yaşanan zirai don ve ortaya çıkan üretici mağduriyetinin araştırılmasına yönelik MHP TBMM Grubu tarafından verilmiş Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasına ilişkin önerge üzerinde konuştu.

İnce'nin açıklamasının tamamı şöyle;

"Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Geçtiğimiz hafta ülkemiz genelinde ve özellikle Niğde, Nevşehir ve Aksaray illerimizde yaşanan şiddetli zirai don olayına dikkat çekmek için söz almış bulunuyorum.

Çiftçilerimiz, ülkemizin gıda güvencesini sağlayan en önemli paydaşıdır. Onların yaşadığı her kayıp, sadece kendi hanelerini değil, toplumun tamamını ve gelecek nesillerin gıda güvencesini de doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle çağrım; siyasi görüşlerden bağımsız bir şekilde, tüm partilerin ve milletvekillerinin ortak bir irade sergilemesidir.

Niğde ilimiz başta olmak üzere, 36 ili etkileyen bu doğal afet hepimizi derinden üzmüştür. İlimizde -17 ila -18 dereceye kadar düşen hava sıcaklıkları, başta Elma, Kiraz, Şeftali, Erik, Üzüm ve Ceviz gibi bölge ekonomisi açısından kritik öneme sahip ürünlerde, %70 ile %100 arasında değişen oranlarda ciddi hasara neden olmuştur.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan şehit polis memuru Esat Koyuncu'nun ailesine başsağlığı mesajı Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan şehit polis memuru Esat Koyuncu'nun ailesine başsağlığı mesajı

Bu ürünler yalnızca Niğde’nin değil, ülkemizin ihracat ve iç piyasa dengesi açısından da stratejik öneme sahiptir. Ürün kayıplarının sadece tarımsal üretimle sınırlı kalmadığı, aynı zamanda taşımacılıktan ambalajlamaya, tarım işçisinden esnafa kadar geniş bir etki zinciri oluşturduğu da unutulmamalıdır.

İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüz tüm personeliyle sahada aktif olarak hasar tespit çalışmalarını yürütmektedir. Takriben bir ay sürecek bu çalışmalar sonucunda, ilgili bakanlıklarımız ve Meclisimiz üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir; buna yürekten inanıyorum.

Bu noktada en önemli beklentimiz, hasar tespitlerinin tamamlanmasının ardından üreticilerimizin yaşadığı kayıpların hızlı ve etkin şekilde telafi edilmesidir. Çünkü bu destekler, sadece çiftçimizi değil, bölgenin ekonomik yapısını, tarımın sürdürülebilirliğini ve kırsal yaşamın devamlılığını doğrudan etkilemektedir.

Üreticilerimizin bizlerden bazı somut ve hayati talepleri bulunmaktadır:

 • Öncelikle, üreticilerimizin kullanmış olduğu mevcut krediler, faizsiz olarak en az 1 yıl süreyle ertelenmelidir.

 • Üretim rekoltesinin %30-40’ı kadar TL karşılığı, 2 yıl geri ödemesiz, toplamda 5 yıl vadeli faizsiz kredi desteği sağlanmalıdır.

 • Afet fonu kaynaklı nakdi afet yardımları bir an önce devreye alınmalı, acil ihtiyaçlar karşılanmalıdır.

 • Don felaketinden zarar gören çiftçilerimize, fide, fidan, tohum, ilaç ve gübre gibi üretim girdilerinde ayni destekler sunulmalıdır.

 • Özellikle küçük aile işletmeleri için çiftçi Bağkur primlerinde ve sosyal güvenlik yükümlülüklerinde kolaylıklar sağlanmalı, geçici muafiyetler veya destek paketleri gündeme alınmalıdır.

Bu talepler, sahada sesini duyduğumuz binlerce üreticimizin ortak sesidir. Her biri alın terinin ve emeğin sesidir. Tarımın kaderini doğa olaylarına terk edemeyiz. İklim krizinin etkilerini artık daha sert hissediyoruz. Bu nedenle çiftçimizin yalnız bırakılması, sadece bireysel mağduriyet değil, ulusal güvenlik meselesidir.

Üreticimizin yanında durmak, ülkemizin geleceğine sahip çıkmaktır. Bu anlayışla hareket etmek hepimizin görevidir.

Cumhur İttifakı olarak bizler, çiftçimizi hiçbir zaman kaderine terk etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz. Üreticimizin yanında durmak, sadece bir siyasi görev değil, aynı zamanda ahlaki bir sorumluluk ve vicdani bir vefa borcudur. Tarım, bizim için yalnızca bir üretim alanı değil; aynı zamanda bir stratejik sektör, bir kalkınma aracı, bir milli güvenlik unsurudur. Bu alanı güçlü kılmak, yerli üretimi desteklemek ve kırsal kalkınmayı sağlamak, hepimizin önceliği olmalıdır.

Ayrıca don olaylarının etkilerini azaltmak adına alınabilecek bazı önlemler bulunmaktadır. Tarım İl Müdürlüklerinin de önerdiği üzere; özellikle ilkbahar geç donlarına karşı, meyve bahçelerinde su uygulaması (spring veya yağmurlama), don pervanesi ile hava sirkülasyonu sağlama ve dumanlama makinesi ya da ateş yakma yoluyla hava sıcaklığını yükseltme gibi yöntemlerin kullanılması önem arz etmektedir. Bu tür uygulamaların devlet desteğiyle yaygınlaştırılması, çiftçimizin alın terinin zayi olmaması adına elzemdir.

Bu vesileyle şunu da özellikle ifade etmek isterim ki; Milliyetçi Hareket Partisi olarak her zaman olduğu gibi bugün de milletimizin özveriyle üreten ellerinin yanındayız. Genel Başkanımız, bilge liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin talimatları doğrultusunda, çiftçilerimizin yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi için tüm adımların atılması noktasında kararlılıkla çalışıyoruz. Türk çiftçisi yalnız değildir, sahipsiz değildir; devletimiz, Cumhur İttifakı ve Milliyetçi Hareket Partisi her daim yanındadır.

Bu vesileyle, zirai don afetinden etkilenen tüm illerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

İnşallah hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasının ardından gerekli tüm destekler ivedilikle hayata geçirilecek, devletimiz her zaman olduğu gibi bugün de üreticimizin yanında olacak ve çiftçimizin yaraları en kısa sürede sarılacaktır.

Aziz milletimizi saygılarımla selamlıyorum."

Editör: Fahri Canbaz