MHP Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan, TÜBİTAK Hakkındaki Kanun Teklifi'nin tümü üzerinde konuştu.

​​​​​MHP'li Başkan'ın açıklamaları şu şekilde; 

Bugün burada ülkemizin bilim, teknoloji, sanayi politikalarının güçlendirilmesi, sanayi üretiminin teşvik edilmesi, AR-GE faaliyetlerinin daha etkin hâle getirilmesi ve KOBİ'lerin finansman sürdürülebilirliğin artırılması amacıyla hazırlanan yasa değişiklikleri üzerine görüşlerimizi paylaşmak üzere bulunuyoruz. 

Bu yasa değişiklikleri, Türkiye'nin küresel rekabet gücünü artırmayı, sanayide yerlileşmeyi sağlamayı, inovasyona dayalı üretimi desteklemeyi ve ekonomik büyümeyi hızlandırmayı hedeflemektedir; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ilgili kurumları olan TÜBİTAK, KOSGEB ve diğer düzenleyici mekanizmalar üzerinden sağlanacak teşviklerin hukuki altyapısının güçlendirilmesi, ülkemizin teknolojik bağımsızlığını sağlaması açısından büyük bir adımdır. Özellikle sanayi üretiminde yerlileşme, bilim insanlarının desteklenmesi, AR-GE yatırımlarının artırılması, KOBİ'lerin rekabet gücünün yükseltilmesi ve dijitalleşme süreçlerinin hızlandırılması gibi kritik konular bu yasa değişikliğiyle yeniden düzenlenmektedir.

Bu yasa değişikliğiyle şu hedefler öne çıkmaktadır: Sanayi ve teknoloji alanında yerli ve millî üretimi teşvik etmek, AR-GE yatırımlarıyla inovasyonu desteklemek, KOBİ'leri finansal olarak güçlendirmek, yeşil sanayi dönüşümünü hızlandırmak, sanayide ölçü ve kalite standartlarını yükseltmek, ticaret ve sanayi alanlarındaki hukuki çerçeveyi sağlamlaştırmaktır. Bu kapsamda TÜBİTAK'ın yetkilerinin genişletilmesi, KOSGEB'in destek alanlarının artırılması, sanayi teşviklerinin genişletilmesi, ölçü ve kalite standartlarının yükseltilmesi gibi önemli düzenlemeler bulunmaktadır. Bu değişiklikler sayesinde sanayi kuruluşlarımız, girişimcilerimiz ve araştırmacılarımız daha güçlü bir ekosistemde faaliyet gösterebileceklerdir.

Bilim ve teknoloji, çağımızın en büyük ekonomik, stratejik güç unsurlarından biridir. TÜBİTAK ülkemizde bilimsel araştırmaların desteklenmesi ve AR-GE faaliyetlerinin yaygınlaştırılması açısından kritik bir rol oynamaktadır. Bu yasa değişikliği kapsamında TÜBİTAK'ın başarılı öğrencilere ve araştırmacılara sağladığı bursların kapsamı genişletilmektedir. Bu değişiklikle birlikte TÜBİTAK bursları artık 5102 sayılı Kanun kapsamı dışında tutulmuş ve daha fazla öğrenciye ulaşacak şekilde düzenlenmiştir. Bu değişikliğin en önemli etkileri şunlardır: Üstün yetenekli öğrencilerin desteklenmesi sağlanacak, beyin göçünün önüne geçilecektir. Genç araştırmacıların teşvik edilmesiyle bilimsel projelerin sayısı artacaktır. Üniversiteler ve araştırma merkezleri daha fazla fon kaynağına sahip olacaklardır. Sanayi ile akademi arasındaki iş birlikleri artırılarak bilgi transferleri hızlandırılacaktır. Uluslararası araştırma fonlarıyla küresel iş birlikleri de artırılacaktır. Bununla birlikte sanayiyle akademi arasındaki iş birlikleri artırılmalı ve özel sektörün AR-GE yatırımları desteklenmelidir.

Önerilerimiz şunlardır: Sanayiye yönelik AR-GE destekleri artırılmalı ve özel sektör projeleri teşvik edilmelidir. TÜBİTAK'ın sağladığı fon mekanizmaları, girişimcilik ekosistemine daha fazla entegre edilmelidir. Araştırma merkezleri, üniversiteler ve sanayi iş birlikleri teşvik edilerek inovasyon sistemi güçlendirilmelidir. Teknoloji transfer ofisleri desteklenmeli, patent başvuruları teşvik edilmelidir. Genç bilim insanları için yurt dışı araştırma fonları artırılmalıdır. Uluslararası iş birlikleri artırılarak ülkemizin bilim ve teknoloji ekosistemine katkı sağlanmalıdır. Yüksek teknoloji üretiminde akademik araştırmalar sanayiye entegre edilmelidir.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz, bu düzenlemelerin sürekli ve hızlı bir şekilde yapılmasına taraftar olduğumuzu da buradan belirtiyorum.

KOSGEB ve küçük ölçekli işletmeler, KOBİ'ler, Türkiye ekonomisinin en dinamik aktörlerinden biridir. Ülkemizde faaliyet gösteren işletmelerin büyük çoğunluğunu oluşturan KOBİ'ler, sanayi üretimi, ihracat ve istihdam açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu yasa değişikliği kapsamında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesinden KOSGEB'e daha fazla kaynak ayrılacaktır. Bankaların yıllık kârlarının belli bir yüzdesi KOSGEB desteklerine yönlendirilecektir. KOSGEB, dış kaynaklardan sağlanan kredileri daha etkin şekilde kullanabilecektir. KOBİ'lerin dijitalleşme süreçlerine yönelik yeni teşvikler getirilecektir. KOBİ'lerin rekabet gücünü artıracak eğitim, danışmanlık destekleri de sunulacaktır. KOBİ'lerin ihracat kapasiteleri artırılacaktır. Bu değişiklik, KOBİ'lerin finansmana erişimini kolaylaştıracak ve işletmelerin sürdürülebilir büyümesini de destekleyecektir.

Ayrıca dijitalleşme ve yeşil dönüşüm süreçlerinde KOBİ'lerin desteklenmesi büyük bir önem taşımaktadır. Sanayi 4.0, yapay zekâ ve büyük veri gibi alanlarda KOBİ'lere yönelik teşviklerin artırılması elzemdir.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak önerilerimiz şunlardır: Dijital dönüşüm süreçlerini hızlandıracak teşvikler sağlanmalıdır. KOBİ'lerin ihracat yapmasını kolaylaştıracak finansman destekleri artırılmalıdır. Yeşil sanayi dönüşümüne yönelik özel teşvikler oluşturulmalıdır. KOBİ'lerin AR-GE ve inovasyon faaliyetlerine katılımını artıracak hibe programları geliştirilmelidir. Küresel pazarlara açılmaları için uluslararası işbirlikleri artırılmalıdır. KOBİ'ler için teknoloji tabanlı yönetime destek programları genişletilmelidir. Yeni nesil girişimler desteklenmeli ve özel inkibatör programları da oluşturulmalıdır. Sanayi ve teknoloji politikalarının uzun vadeli bir stratejiyle yönlendirilmesi gerekmektedir.

Türkiye'nin sanayi ve teknoloji alanında küresel bir güç hâline gelmesi için bu yasa değişiklikleri kritik bir adımdır ancak bu değişikliklerin tam anlamıyla başarıya ulaşabilmesi için sanayi ve teknoloji politikalarının uzun vadeli bir stratejiyle yönlendirilmeleri gerekmektedir, kısa vadeli çözümler hiçbir zaman fayda sağlamamıştır. Bu strateji millî kalkınma hedeflerimizle uyumlu olmalı, sektörlerin ihtiyaçlarını dikkate almalı ve küresel eğilimleri göz önünde bulundurmalıdır. Bu kapsamda aşağıdaki adımların atılmasını da önemli bulduğumuzu belirtmek istiyorum: Millî Teknoloji Hamlesi, Türkiye'nin teknolojik bağımsızlığını kazanması, yüksek katma değerli ürünler üretmesi için kritik bir öneme sahiptir. Bu hamlenin daha da güçlendirilmesi, AR-GE yatırımlarının artırılması, teknoloji transferlerinin hızlandırılması ve yerli üretim kapasitelerinin yükseltilmesi de gereklidir. Her sektörün kendine özgü dinamikleri ve ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu nedenle sektörlere özel stratejiler belirlenmeli ve bu stratejiler doğrultusunda destek mekanizmaları da geliştirilmelidir. Özellikle yüksek teknolojiye sahip sektörlerin desteklenmesi Türkiye'nin küresel rekabet gücünü de artıracaktır. Sanayi ve teknolojideki gelişmeler nitelikli insan kaynağına olan ihtiyacı artırmaktadır. Bu nedenle, eğitim sisteminin sanayinin ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırılması, mesleki eğitimin güçlendirilmesi ve gençlerin bilim ve teknoloji alanlarına yönlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sanayi ve teknolojinin gelişmesi için güçlü bir altyapı ve ekosistemin gerekli olduğunu da burada ifade etmek istiyorum. Bu kapsamda ulaşım, enerji, iletişim gibi altyapılarının güçlendirilmesi, AR-GE merkezlerinin ve teknoparkların sayısının artırılması, girişimcilik ekosisteminin desteklenmesi çok çok önemlidir. KOBİ desteklerinin daha kapsayıcı hâle getirilmesi gerekmektedir.

KOBİ'ler Türkiye ekonomisinin temel taşlarından biridir ancak KOBİ'lerin finansmana erişim, rekabet gücü ve dijitalleşme gibi alanlarda yaşadığı sorunlar büyüme potansiyellerini kısıtlamaktadır. Bu nedenle KOBİ desteklerinin daha kapsayıcı hâle getirilmesi ve KOBİ'lerin ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunulması da elzemdir. Bu kapsamda aşağıdaki adımların atılmasını da önermekteyiz. 

KOBI'lerin finansmana erişimini kolaylaştırmak için kredi garanti fonlarının güçlendirilmesi, bankaların KOBİ'lere daha fazla kredi vermesinin teşvik edilmesi ve alternatif finansman kaynaklarının örneğin, melek yatırımcılar, girişim sermayesi gibi bunların geliştirilmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz. KOBİ'lerin rekabet gücünü artırmak için eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması, teknoloji transferinin desteklenmesi, ihracat desteklerinin artırılması ve KOBİ'lerin iş birliği yapmasının teşvik edilmesi de önemlidir. KOBİ'lerin dijitalleşmesini hızlandırmak için dijital altyapının güçlendirilmesi, KOBİ'lere yönelik dijital dönüşüm desteklerinin sunulması, e-ticaret platformlarının kullanımının yaygınlaştırılması ve siber güvenlik konusunda bilinçlendirme çalışması yapılması da gereklidir. KOBİ'lerin yeşil dönüşümünü desteklemek için enerji verimliliği projelerinin teşvik edilmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artırılması, atık yönetimi konusunda danışmanlık hizmetleri sunulması ve çevre dostu teknolojilerin kullanımının yaygınlaştırılmasının sağlanması gerekir. Denetim mekanizmasının güçlendirilmesi ve şeffaflık sağlanması, sanayi ve teknoloji alanındaki desteklerin etkin bir şekilde kullanılması ve kamu kaynaklarının doğru yerlere harcanması için denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi, şeffaflığın sağlanması önem taşımaktadır, bu şeffaflık herkese de aynı zamanda güven verecektir, bu kapsamda aşağıdakileri adımlarında atılması önemlidir. Sanayi ve teknoloji alanındaki desteklerin kullanımını destekleyecek bağımsız denetim kuruluşlarının oluşturulması ve bu kuruluşların yetkilerinin güçlendirilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Destek programlarının ve projelerinin seçiminde şeffaflık ilkelerinin uygulanması, kamuoyunun bilgilendirilmesi ve hesap verebilirliğin sağlanması da önemlidir. Yolsuzlukla mücadele konusunda etkin mekanizmaların oluşturulması ve yolsuzluğa karışanların cezalandırılması güven tazeleyecektir.

Türkiye'nin sanayi ve teknoloji alanında küresel bir güç hâline gelmesi için bu yasa değişiklikleri kritik bir adımdır ancak bu değişikliklerin tam anlamıyla başarıya ulaşabilmesi için sanayi ve teknoloji politikalarının uzun vadeli bir stratejiyle yönlendirilmesi, KOBİ desteklerinin daha kapsayıcı hâle getirilmesi ve denetim mekanizmalarının güçlendirilerek şeffaflığın sağlanması gerekmektedir. Bu kapsamda aşağıdaki önerilerimizi Milliyetçi Hareket Partisi olarak sizlere teklif ediyoruz: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bünyesinde sanayi ve teknoloji politikalarının uzun vadeli stratejisini belirleyecek ve uygulayacak bir kurul oluşturulmalıdır. KOBİ desteklerinin daha kapsayıcı hâle getirilmesi KOBİ'lerin ihtiyaçlarını belirleyecek ve bu ihtiyaçlara yönelik çözümler sunacak bir mekanizma kurulmalıdır. Denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi ve şeffaflığın sağlanması için bağımsız denetim kuruluşlarının yetkileri artırılmalı ve kamuoyunun bilgilendirilmesi konusunda daha etkin bir iletişim stratejisi de izlenmelidir.

Antalya ilimizin ekonomik gelişimi, KOBİ'lerımızin durumu ve KOSGEB'in sağladığı desteklerin etkisi üzerine kapsamlı bir değerlendirme yapmak üzere huzurlarınızdayım. Antalya sadece turizmiyle değil aynı zamanda tarım, ticaret ve sanayi alanlarındaki potansiyeliyle ülkemizin en önemli şehirlerinden biridir. Sahip olduğu geniş ekonomik çeşitlilik sürdürülebilir kalkınma hedeflerimize ulaşmamız açısından büyük bir fırsat sunmaktadır ancak bu potansiyelin tam anlamıyla değerlendirilmesi için KOBI'lerimizin desteklenmesi ve yerel işletmelerinin güçlendirilmesi gerekmektedir. İşte bu noktada KOSGEB'in sunduğu finansal destek ve teşvikler, Antalya'da faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli işletmeler için hayati bir öneme sahiptir. 2024 yılı itibarıyla ülke genelinde toplam 29.623 işletmeye yaklaşık 5 milyar 999 milyon 816 bin 188 TL destek sağlanmıştır, yaklaşık 6 milyar liradır. Antalya'daki işletmeler, bu desteğin önemli bir bölümünü kullanarak üretim kapasitelerini artırmış, istihdam oluşturmuş ve ihracatlarını geliştirmiştir. Bu desteklerin en dikkat çeken yönlerinden birisi de girişimci kadınlarımıza ve gençlerimize sunulan finansal imkanlardır. 

Örneğin, Elmalı ilçemizde daha önce çalıştığı tekstil atölyesinin kapanmasıyla işsiz kalan Hayriye Top isimli girişimcimiz, KOSGEB'ten aldığı destekle kendi işini kurmuş ve bugün 60 kişiye istihdam sağlamaktadır. Bu işletme, ürettiği ürünleri 12 farklı ülkeye ihraç etmektedir ve en önemlisi, çalışanlarının büyük bir kısmını da kadınlar oluşturmaktadır. Sayın Bakan Yardımcımız, Antalya için pozitif ayrımcılık istiyoruz. Bu tür başarı hikayeleri KOSGEB'in Antalya'da ne denli önemli bir rol oynadığını bizlere net bir şekilde göstermektedir. Sayın Bakanımız bizi duymadı ama biz yine konuşmamıza devam edelim.

Antalya'daki KOBI'lerimizin büyüme ve gelişme yolunda çeşitli zorluklarla karşılaştığını göz ardı etmemeliyiz. Antalya gibi turizm merkezlerinden biri olan bir şehirde, işletmelerin bir kısmı sezonluk faaliyet göstermektedir ve bu durum finansal sürdürülebilirlik açısından bir risk oluşturmaktadır. Özellikle küçük işletmeler yılın belirli aylarında büyük gelir elde ederken diğer zamanlarda ciddi ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya kalmaktadır. Bu yüzden Antalya'daki KOBİ'lerin desteklenmesi sadece yatırım teşvikleriyle değil, bütüncül bir ekonomik stratejiyle ele alınmalıdır. Bunun yanı sıra, dijital dönüşüm ve teknolojiye erişim noktasında Antalya'daki işletmelerin eksiklikleri bulunmaktadır. E-ticaret, dijital pazarlama ve on-line satış kanalları gibi yenilikçi yöntemleri benimseyen işletmeler büyük başarılar elde ederken bu dönüşüme ayak uyduramayanlar giderek rekabet gücünü kaybetmektedir. 

MHP Genel Sekreteri Büyükataman'dan Fırat Yılmaz Çakıroğlu için anma mesajı MHP Genel Sekreteri Büyükataman'dan Fırat Yılmaz Çakıroğlu için anma mesajı

KOSGEB'in dijitalleşme odaklı destek programlarını artırması Antalya'daki işletmelerin ulusal ve uluslararası pazarda daha etkin bir konuma gelmesini de sağlayacaktır.
Antalya'nın ekonomik yapısı turizm, tarım ve sanayi olmak üzere üç temel sektöre dayanmaktadır. Bu sektörlerin ihtiyaçlarına uygun özel destek programlarının geliştirilmesi gerekmektedir. Turizm sektörüne yönelik işletmelerin düşük sezonları, yönetilebilmesi için finansal destekler, tarım sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin teknolojik altyapısını güçlendirecek teşvikler ve sanayi alanındaki işletmelerin yenilikçi üretim süreçlerine uyum sağlamasını kolaylaştıracak hibeler sunulmalıdır. Antalya'da birçok işletme üretim kapasiteleri artırarak ihracat yapmaya başlamıştır ancak uluslararası pazarlarda rekabet edebilmek için KOBİ'lerimizin dış ticaret eğitimi, uluslararası pazarlama stratejileri ve lojistik destek konularında desteklenmesi gereklidir. KOSGEB'in sunduğu ihracat teşvikleri artırılmalı ve Antalya'ya özgü bir dış ticaret stratejisi belirlenmelidir. Antalya gibi büyük bir şehirde işletmelerin ihtiyaçlarına hızlı ve etkin çözümler sunulabilmesi için yerel KOSGEB temsilciliklerin güçlendirilmesi gerekmektedir. Manavgat, Alanya ve Kumluca gibi diğer ilçelerimizle birlikte daha fazla destek noktası oluşturulmalı ve işletmelerin danışmanlık hizmetlerine erişimi sağlanmalıdır.
Kadın girişimcilerin, genç işletmecilerin ekonomik hayata katılımı Antalya'nın sürdürülebilir kalkınması için kritik bir öneme sahiptir. Antalya'daki işletmelerin rekabet gücünü artırmak için dijital dönüşüm destekleri genişletilmelidir. E-ticaret, yapay zekâ, otomasyon ve bulut bilişim gibi yeni nesil teknolojilere yatırım yapan işletmelere daha fazla teşvik sağlanmalı, KOSGEB'in sunduğu Dijital Dönüşüm Destek Programı Antalya'daki işletmeler için daha erişilebilir hâle getirilmelidir.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak, Antalya'mızın ve ülkemizin her köşesindeki KOBİ'lerimizin yanında olmaya, onların sorunlarını dile getirmeye ve çözüm önerileri sunmaya devam edeceğiz. Antalya'nın ekonomik kalkınmasını hızlandırmak için KOSGEB desteklerinin artırılmasını, dijital dönüşüm ve ihracata yönelik teşviklerin güçlendirilmesini ve yerel işletmelerin rekabet gücünü artıracak stratejilerin hayata geçirilmesini talep ediyorum.

Sözlerime Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanımız, bilge liderimiz Devlet Bahçeli Beyefendi'nin şu sözleriyle son vermek istiyorum: "Evvelemirde ne yapılması gerekiyorsa onu yapacağız. Kaldı ki gayretle, faziletle, samimiyetle ve bihakkın bu kararlılıktayız. Akabinde, mümkün olanı gerçekleştirmek için emek verip önümüze sıra dikilmiş bariyerleri etap etap açacağız. Bunun için sabır, sebat, inanç, ısrar ve stratejik akılla çalışacağız. Ardında da başkaları için imkânsız görünen ne varsa başarmak için öne atılacağız, öncülük yapacağız örnek olacağız. Nihayetinde gecenin dar koridorlarından şafağın aydınlık mihrabına hep birlikte ulaşacağız. Hep birlikte Türk ve Türkiye Yüzyılı için çalışmaya devam edeceğiz.

​​​​​

Editör: Haber Merkezi