MHP MYK Üyesi Giray Erdemir, sosyal medya hesabından Yavuz Ağıralioğlu'na tepki gösterdi.
MHP'li Erdemir'in açıklaması şu şekilde;
Liyakatsiz şöhretli Yavuz Ağıralioğlu ya okuduğunu anlamaktan, duyduğunu idrak etmekten acizdir ya da kasıtlı olarak süslü sözlerle mugalata yaparak kendisine yer edinmeye çalışan bir siyaset meddahıdır. İkincisinin olması ise kuvvetle muhtemeldir.
Siyasete utanma duygusu getireceğini iddia eden Yavuz Ağıralioğlu’nda utanma duygusu var ise bolca olan boş vaktinde kendisinin ve siyasi ortaklarının eskiden neler dediğini kendisi izlemelidir. (Arama zahmetine girmesin, bu paylaşımın ekine hem PKK ile görüşülebileceğini hem de PKK’lı Demirtaş'ın serbest kalması gerektiğini söylediği videolarını ekliyoruz.) İletişim desteği aldıklarına da dönüp "Ben ne zaman bu konularda konuşacak olsam bana bu videoları izletin." diyip, büyük bir utanç içinde bundan sonra az biraz susmalıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi'nin Anayasa yazılması ve yapılması hususundaki kırmızı çizgileri bellidir:
“MHP; Cumhuriyetin temel nitelikleri, Türk millî kimliği, demokratik rejim ve temel insan hakları gibi değerleri vazgeçilmez kabul eder ve bunların tartışılmasını reddeder. MHP, “tek millet-tek devlet” esasına dayanan, üniter yapıdaki millî devlet bünyesinde;
• Farklı etnik kimliklere siyasî ve hukukî statü tanınarak çok parçalı millet yapısı oluşturulmasına,
• Kişi hak ve özgürlüklerinin etnik temelli kolektif haklara dönüştürülmesine,
• Türkçe dışındaki dillere ve farklı kültürlere statü kazandırılarak yapay azınlık yaratılmasına, • Vatandaşların birbirleriyle ve milletin devletle çatıştırılmasına zemin hazırlanmasına,
• Millî kimlik tanımının değiştirilerek “Türkiyelilik” kavramının esas alınmasına,
• Vatandaşlık bağının Türk milleti kavramı yerine ikâmeedilmeye çalışılmasına,
• Türkçeden başka dillerde “anadil” olarak eğitim yapılmasına,
• Türkiye’nin idarî yapısının değiştirilerek yerel yönetimlerin mahallî parlamento olarak çalışacağı özerk bölgeler sisteminin hayata geçirilmesine
zemin hazırlayacak anayasa değişikliği yahut yeni bir anayasa yapılmasını hiçbir şekilde tartışma konusu yapmamış ve yapmayacaktır. Cumhuriyetin temel nitelikleri ile devletin kuruluş esaslarının düzenlendiği Anayasanın ilk dört maddesi ilelebet korunacaktır.”
Buna karşılık, yakın geçmişte Ağıralioğlu'nun parçası olduğu Altılı (Esasında HDP ile birlikte Yedili) Masa ise, PKK ve Bölücü Terör Örgütü’nün siyasi ayağı olan HDP’nin korunmasına hizmet eder şekilde kaleme alınan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem yalanı ile, MHP'nin bu ilkelerinin tam karşısında yer almıştır. İçinde bir kez olsun Türk, Atatürk ve Türk Milleti ifadeleri geçmeyen ihanet dolu anayasa taslakları ve 48 sayfalık mutabakat metinleri ile demokrasi, insan hakları, özgürlük ve eşitlik gibi evrensel hukuk kavramlarının içini boşaltan, bölücü terör örgütü PKK/KCK yapılanmasına finansal ve lojistik destek sağlayan belediyelere kayyum atanmasının ve terör örgütünün siyasi ayağı olan HDP’yi korumak için parti kapatmanın zorlaştırılmasını amaçlayan Altılı Masa ve HDP ittifakı içinde yer alan Ağıralioğlu'nun MHP'ye milli birlik ve bütünlük konusunda, terörle mücadele konusunda söyleyebileceği hiçbir söz yoktur.
Altılı Masa'da birlikte yer aldığı Kemal Kılıçdaroğlu PKK/KCK’nın yayın organı olan IMC TV’de Anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilebileceğini beyan ederken, SKY 360’ta “Anayasada etnik kimlik tanımı yapılmamalıdır. Üst kimlik tanımı yapacağız.” demişken, Bahadır Erdem, 2011 yılında Fetö Kanalı olan S Haber TV’de, Kılıçdaroğlu ile paralel şekilde Anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilebileceğini söylerken, Ali Babacan DW Türkçe kanalında ülkenin siyasi ve toplumsal zemini uygun olduğunda ilk dört maddeyi değiştirebileceklerini söylerken, Ahmet Davutoğlu “tam demokratik, özgürlükçü bir anayasa” söylemi ile “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı kimliği” tanımını kullanarak 66. maddeyi hedef alırken, Temel Karamollaoğlu Habertürk TV’de “Anayasanın ilk üç maddesi tartışılabilir.” beyanında bulunurken susan Ağıralioğlu, bugün, hele söz konusu olan Milliyetçi Hareket Partisi iken, ağzını açmamalıdır.
Yavuz Ağıralioğlu ve avanesine hatırlatırız ki; Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in özü sağlam, sözü sağlamdır. “Ülkümüz, Büyük Türk milletini, Ona farklılık, anlam ve değer kazandıran; Tarihin derinliklerinden terkip yaparak getirdiği, dil, gönül, ahlak, inanç, akıl ve vicdanda taşınan muhteşem değerler manzumesini, Bir kutlu emanet olarak köklerinden kopartmadan, anlayıp, kavrayıp koruyup, geliştirerek, İnsanlık var oldukça sonsuza kadar yaşatmak; Bu yüksek değerleri temsil etmesini hedeflediğimiz milli devletimizin, Türklük, İslamlık ve insanlığın barış, huzur, adalet ve esenliği için, yeryüzünün en güçlü devleti olmasına çalışmaktır.”