Başkan Müderrisgil, 11 Kasım'da göreve seçildiklerini ve 14 Aralık'ta düzenledikleri "TTF Türkiye Tenis Hamlesi Çalıştayı"nın ardından birçok proje üzerinde çalışmaya başladıklarını belirtti.
Özel sektörün desteğini alarak fon oluşturmak istediklerini kaydeden Şafak Müderrisgil, şu ifadeleri kullandı:
"Birçok proje hazırlığımız var. Bunlardan biri tenis fonu. Hem özel sektör sermayesini mobilize ederek ki buraya kamu sermayesi de girebilir ve kar amacı gütmeyen kurumların sermayesi de dahil olabilir. Karma finans yöntemiyle herkesi göreve çağıracağız. Böyle bir düşüncemiz var. Tenis fonu, milli sporcularımızın turnuvalara daha rahat, konforlu ve donanımlı gidebilmelerini sağlayacak. Milli sporcularımız yılda 25-30 hafta yurt dışında turnuvalarda oluyorlar. Bunun çok ciddi bir maliyeti var. Aslında takımla gitmeleri gerekiyor. Eğer uluslararası düzeyde başarı bekliyorsak bu yatırımı da yapmalıyız. Bir milli tenisçinin en az 3-4 kişiyle seyahat etmesi gerekiyor. Bu desteği milli tenisçilerimize vermeliyiz. Gerekli tüm sermaye gruplarını mobilize etmeyi hedefliyoruz."
"Tenis kültürünü oluşturmayı hedefliyoruz"
Türk tenisinde markalaşma eksikliğinin olduğuna vurgu yapan Şafak Müderrisgil, şu değerlendirmede bulundu:
"Türk tenisinin markalaşması gerekiyor. Böyle bir eksiklik var. Türk tenis ekolü ve kültürü diye bir şey göremedik. Tenis kültürünü oluşturmayı ve markalaştırmayı hedefliyoruz. Markalaştırmak için konuya dikkat çekmemiz, farkındalık yaratmamız ve yatırım yapmamız lazım. Bu yatırımı altyapıya yapmamız gerekiyor. Milli oyunculara, tenisin tabana yayılmasına, tesislere, kortlara, tenis turizmine, antrenörlere ve hakemlere yatırım yapmalıyız. Bu ekosistemin beslenmesi ve Türk tenis ekonomisinin yaratılması gerekiyor. Bunun için strateji belirleyip yatırım yapmak lazım."
"WTA organizasyonlarının kaldıraç etkisi var"
Başkan Müderrisgil, İstanbul Cup Uluslararası Kadınlar Tenis Turnuvası'nı yeniden düzenlemek için gerekli çalışmalara başladıklarını kaydetti.
WTA organizasyonlarının maliyetine dikkati çeken Şafak Müderrisgil, "Araştırma sürecindeyiz. İş kaynakta bitiyor. WTA organizasyonunun sadece ödül parası 250 bin avro civarında. Tüm masraflarıyla beraber ortaya 600-750 bin avro maliyet çıkıyor. Bu turnuvaların, tenise daha farkındalık kazandırmak, konuya dikkat çekmek ve uluslararası hale getirmek için bir kaldıraç etkisi de var. Eğer İstanbul Cup'ı geri getirebilirsek o kaldıraç etkisi bir anda ekosistemi de canlandıracak, bu konuya dikkati çekecek ve daha cazibe merkezi haline getirecek. Kaynaklar çerçevesinde bakacağız. Çalışmasını sürdürüyoruz." şeklinde konuştu.
