Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze’ye yönelik saldırılarına ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, İsrail’in saldırılarında 198 sağlık çalışanı, 22 sivil savunma çalışanı ile 51 gazetecinin de öldürüldüğü kaydedildi.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’nde 7 Ekim’den bu yana 11 bin 320 Filistinliyi öldürdüğü aktarılan açıklamada, ölenlerden 4 bin 650'sinin çocuk, 3 bin 145'inin de kadın olduğu belirtildi.
Açıklamada, yüzde 70'i kadın ve çocuk olmak üzere yaralı sayısının 29 bin 200 ulaştığı ve Gazze Şeridi'nde 1 milyon 500 bin kişinin yerinden edildiği bildirildi.
İsrail'in saldırılarında yıkılan binaların enkazında kalanların olduğu belirtilen açıklamada, 1755'i çocuk olmak üzere 3 bin 600 kişi hakkında kayıp bildiriminde bulunulduğu vurgulandı.
Açıklamada, İsrail saldırıları nedeniyle 25 hastane ile 52 sağlık merkezinin hizmet dışı kaldığı ve 55 ambulansın kullanılamaz hale geldiği aktarıldı.
Şifa Hastanesi'ndeki elektrik kesintisi ve yakıt yetersizliği nedeniyle ameliyathanelerin de hizmet dışı kaldığı belirtilen açıklamada, İsrail ordusunun kuşattığı hastane yerleşkesinde hareket eden her şeyi hedef alarak son birkaç günde 40 kişiyi öldürdüğü belirtildi.
Açıklamada, ibadethanelerin de hedef alındığına dikkat çekilerek İsrail'in saldırılarıyla 72 camiyi tamamen yıktığı ve 3 kilise ile 156 camiye de zarar verdiği kaydedildi.
Açıklamada, İsrail'in saldırılarında 42 bin konutun yerle bir edildiği, toplam 223 bin konutun da hasar aldığı belirtilerek, bu sayının Gazze Şeridi'ndeki toplam konutların yaklaşık yüzde 60'ına denk geldiği bildirildi.
İsrail'in 255 okulu hedef aldığı aktarılan açıklamada, bunlardan 63'ünün hizmet dışı kaldığı ve 95 hükümet tesisinin de yıkıldığı ifade edildi.
Açıklamada, yakıt sıkıntısı nedeniyle 16 Kasım itibarıyla Gazze Şeridi'nde iletişim ve internet hizmetlerinin tamamen duracağı hatırlatıldı.
Gazze Şeridi'nde iletişim ve internetin kesilmesinin tehlikeli yansımaları ve korkunç sonuçları olacağı uyarısında bulunulan açıklamada, bu durumun, İsrail ordusunun işlediği savaş suçlarının tamamen gizlenmesi anlamına geldiği vurgulandı.