Hatay ekonomisinde önemli bir yere sahip olan ve yüksek ihracat potansiyeliyle dikkati çeken mobilya sanayisi, depremdeki kayıpları telafi edip şehrin toparlanmasına katkıda bulunmak istiyor.
Antakya Hızarcılar ve Mobilyacılar Odası Başkanı Mehmet Ali Yapar, 6 Şubat 2023'teki Kahramanmaraş merkezli depremlerin birinci yılı dolayısıyla AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, depremin ardından hasar gören sanayi sitelerinin yeniden inşasına katkı vermeyi görev kabul ettiklerini söyledi.
Mobilyanın, depremden önce Antakya ve çevresinde en önemli istihdam sağlayan sektör olduğuna işaret eden Yapar, mobilyacıların, Antakya Mobilyacılar İhtisas Sanayi Sitesi (Antakya MOBSAN), Merkez Sanayi Sitesi ve Antakya'nın çeşitli yerlerinde faaliyet gösterdiklerini anlattı.
Depremden 1-2 yıl önce inşa ettikleri Antakya MOBSAN'da faaliyet gösteren mobilyacıların "ayakta olduklarını" belirten Yapar, şu ifadeleri kullandı:
"Merkez Sanayi Sitesi'nde 450-500 dükkan yıkıldı ve bunların çok önemli boyutu mobilyacıların. Antakya'ya yayılmış olanların neredeyse tamamı yıkıldı. Yani mobilyacıların işgal ettiği 1300-1400 dükkanın, zannediyorum, 600-700 tanesi yıkılmış durumda. MOBSAN olmasa belki çok daha büyük bir kayıpla çıkardı mobilya sektörü. İnsanlar buradan daha hızlı göçmeye başlarlardı. Daha önce bitirmiş olduğumuz sanayi sitesinde işlerin devam edebilecek durumda olması biraz daha insanların burada kalmasına ve çalışmaya devam etmesine vesile oldu."
Yıkımın büyük olduğu Antakya Sanayi Sitesi'nde inşaatlarla ilgili ihalenin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca düzenlendiğini dile getiren Yapar, şunları kaydetti:
"Ödemeler uzun vadede ve düşük faizlerle kredilendirilecek. Oranın olması istihdamı öncekine yakın seviyelere çekmemize yardımcı olacaktır ama şehre yayılmış olan, daha ziyade konutların arasında olan iş yerleriyle ilgili zannediyorum bizim yeni sanayi sitelerine ihtiyacımız olacak. Çünkü çalışmak isteyen insana 'yer yok' demek durumda kalmak istemiyoruz. Eğer küçük 2-3 tane daha sanayi sitesi kurarak onları da yerleştirebilirsek işleri daha rahat götüreceğiz. Belki 1-2 senelik süre içerisinde inşallah depremden önceki istihdamımızı tekrar sağlayabilecek duruma geleceğiz."
"Ölene kadar bu şehir için bir şeyler yapacağız"
Yapar, şehri tekrar ayağa kaldırmak için devlet ve yerel yönetime görev düştüğünü, halkın da sorumluluk alması gerektiğini söyledi.
Vatandaşlara da seslenen Yapar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu şehirde yaşıyorsanız, bu şehirde yaşamaya davet etmek istiyorsanız, yaşama şartlarınızı burada oluşturmayı düşünüyorsanız lütfen şehir için yapılacak bir şeylerin ucundan tutun. Herkes bir başkasının yapacağı işi nasıl yapması gerektiğiyle ilgili fikir yürütüyor. Bu yüzden insanlar kendi yapacağı işe dönüp bakmaya fırsat bulamıyor. Şehir asla bir daha eskisi gibi olmayacak. O binalarda yaşayan insanlar bir daha geri dönmeyecek ama biz ölene kadar bu şehir asla 'evet oldu' diyeceğimiz bir noktaya gelmeyecek. Biz ölene kadar kalkıp sabahleyin bu şehir için bir şeyler yapmaya uğraşacağız. Belki 5 sene sonra bugün neye benzeyeceğini bilmediğimiz bir Antakya çıkacak ama inşaatlar hiç bitmeyecek. Yani şehrin gelişmesi hiç bitmeyecek."
"Antakyalı Antakya'yı çok sever, uzak kalamaz"
Şehirde, büyümenin, gelişimin ve değişimin sürekli devam edeceğini dile getiren Yapar, herkesin işini en güzel şekilde yaparak sürece katkıda bulunması gerektiğini kaydetti.
Antakyalıların Antakya'yı çok sevdiklerini vurgulayan Yapar, deprem sonrasında şehri terk etmek zorunda kalan Antakyalıların uzun süre kentten uzak yaşayamayacaklarını belirtti.
Konteyner kentlerin kurulduğuna ama bunların bütün Antakyalıları geri getirecek düzeyde olmadığına dikkati çeken Mehmet Ali Yapar, "İş sahası, yani insanların çalışma imkanı gün geçtikçe gelişiyor ama gidenlerin hepsini buraya geri getirecek gibi değil. Onlar zaten şartlar uygun hale geldiğinde mutlaka buraya dönecektir. Ciddi bir bölüm döndü zaten. Gidenlerin büyük bir bölümü de çocuklarının eğitimi için terk ettiler Antakya'yı." dedi.