Kurum, HAK-İŞ Konfederasyonu İstanbul İli Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı'ndaki temaslarının ardından Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) İstanbul İl Başkanlığında üyelerle bir araya geldi.
İstanbul için değişim zamanının geldiğini vurgulayan Kurum, "İstanbul artık değişim istiyor, güçlü bir şekilde 'Ben 31 Mart'a hazırım.' diyor. Bunu gittiğimiz her yerde görüyoruz. Biz 31 Mart'ta İstanbul'un başkanı olmayacağız. Memur-Sen'in, işçi ve memur kardeşlerimizin, İstanbulluların kardeşi olmaya adayız." dedi.
Kurum, sendikalara yönelik projelerine ilişkin, "İstanbul'da sendikalarımızın kuracağı, vatandaşımızın ucuz sosyal konut edinebileceği, İstanbul'daki dönüşüme katkı sunacak, konut kiralarını aşağıya çekecek her türlü projeye maddi manevi destek vereceğiz. Bu çalışmayı tüm sendikalarımızda olduğu gibi Memur-Sen'imiz de başlatsın istiyorum. 1 Nisan'da ilk iş olarak yine memurlarımızın uygun şartlarda ev sahibi olabileceği adımı tüm sendikalarımızla birlikte atacağız." diye konuştu.
Memurların İstanbul'da yaşamını kolaylaştırmayı hedeflediklerini söyleyen Kurum, "Bilhassa sosyal tesislerimizden, belediyede çalışan kardeşlerimiz veya burada indirim hakkı sunduğumuz diğer kardeşlerimiz gibi memurlarımız da indirimli şekilde faydalanacaklar. Yine belediyemizin hizmetleri olan spor salonlarında, mahalle bahçelerinde, kıraathanelerde, kütüphanelerde memur kardeşimin bizden beklentisi ne ise oturup o sorunlara ilişkin adımlarımızı atıyor olacağız. Ulaşımda belli bir kesime verilen indirimden memurlarımızın da istifade edeceği anlayışı tüm bu hizmetlere yaygınlaştırmak istiyoruz. Ulaşımda da elimizi taşın altına koyacağız. Vatandaşımızla el ele vereceğiz." ifadelerini kullandı.
İstanbul'un yıllardır yeterli hizmeti alamadığını vurgulayan Kurum, kentin bu kaybolan yıllarını, İstanbullularla birlikte bir an önce geri kazanmak istediklerini söyledi.
"İşçimiz, emekçimiz adına atılması gereken her adımı sizlerle birlikte atacağız"
Kurum, Memur-Sen'deki görüşmesinin ardından Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) İstanbul İl Başkanlığını ziyaret etti.
Burada konuşan Kurum, "Bugüne kadar yaptığımız tüm işlerde hep paylaşımcı yönetim anlayışını sergiledik. Arkadaşlarımız hangi sendikanın üyesi olursa olsun taleplerini gideren tarafta olmaya gayret gösterdik. Samimiyetimizi inşallah 31 Mart akşamı tüm İstanbullularla birlikte göstereceğiz ve 1 Nisan sabahı da samimiyeti, tevazuyu hiçbir zaman yönetim anlayışımızdan çıkarmayacağız." dedi.
Kurum, işçinin, emekçinin yanında olacaklarını belirterek, şöyle devam etti:
"İşçimizin haklarını gözeten tarafta olacağız. Masanın iki tarafından da bakabileceğiz. 'Ben karar aldım, doğrudur.' diyemezsiniz, bu karar karşı tarafı memnun ediyor mu etmiyor mu, buna bakacağız. Alacağımız tüm kararlarda Türk-İş'imiz, işçimiz ve işverenimiz sürecin içinde olacak, masanın bir tarafında biz de olacağız. İşçimiz, emekçimiz adına atılması gereken her adımı sizlerle birlikte atacağız, attırılması adına da her türlü gayreti göstereceğiz."
Kurum, daha önceki temaslarında da detaylarını paylaştığı, İstanbul'da yaşayan işçilerin ev sahibi olabilmesi için KİPTAŞ eliyle destek olacakları vaadini hatırlattı.
Türk-İş için yapılacak yeni genel merkez binasına ilişkin de Kurum, "Bakanlığım döneminde hem yer tahsisi yaptık hem de inşa ve projelendirme çalışmalarına TOKİ'mizle destek olduk. İnşallah orada güzel bir genel merkezi yapacağız. Bizimki öyle lafla değil icraatla olacak." dedi.
"Sıfır emisyon hedefini İstanbul'da 2040'ta yakalamak istiyoruz"
Kurum, buradaki temaslarından sonra İstanbul Ticaret Odasını (İTO) ziyaret etti, Başkan Şekib Avdagiç ile görüştü.
Görüşmenin ardından gazetecilere açıklama yapan Kurum, İstanbul için hedeflerini anlatıp, beklentileri dinlediğini söyledi.
İTO'nun, kurulduğundan bu yana ülkenin büyümesine, istihdamına, ekonomisine katkı sağladığını vurgulayan Kurum, "İTO, her zaman ülkemizin ekonomik, siyasi bağımsızlığını hedef alan saldırılar karşısında tüm kritik eşiklerde milletin yanında saf tutmuştur. Sadece ekonomide değil, yaşadığımız tüm afetlerde İTO'yu yanımızda gördük.'' diye konuştu.
Kurum, İstanbul'da yaşayan her kesimle görüşmelerin sürdürdüklerini belirterek, "İstanbul'un geleceğinin yatırımda, üretimde, istihdamda, kalkınmada ve alın terinde olduğu inancıyla bu ziyaretleri yapıyor ve buna katkı sağlayan herkesi destekliyoruz. Çünkü biz yenilikçi ve girişimci, ekonomide oyun kurucu bir İstanbul vadediyoruz. Bu hedefle de kalıcı istihdam, güçlü ticaret, güçlü ev ekonomisi diyoruz." ifadelerini kullandı.
Yüksek katma değerli üretimi ve genç istihdamını belediye olarak güçlü şekilde destekleyeceklerini kaydeden Kurum, İstanbul'u nitelikli üretimin merkezi haline getirecek adımları atacaklarını söyledi.
Ulaşım projelerine değinen Kurum, "Yeni lojistik liman projemizle, İstanbul'un her yerine hizmet verecek lojistik merkezleriyle hem şehrimizdeki ihtiyacı gidermiş olacağız hem de şehrin içindeki o trafik yükünü şehrin kuzeyine taşımış olacağız. Günlük trafiğin yaklaşık yüzde 25’ini de böylelikle şehrin kuzeyine taşımış oluyoruz." diye konuştu.
Kurum, dirençli İstanbul projelerine işaret ederek, ''İstanbul'da sanayi yatırımı yapan herkesin iş yerini, fabrikasını dirençli hale getirmek için elimizi taşın altına koyacağız. Buradaki amaç İstanbul'a yeni sanayi tesisleri gelsin değil, mevcut sanayideki direnci artırmak, orayı güçlü hale getirmek ve altyapısıyla birlikte işçi kardeşlerimizin, esnafımızın rahat edeceği, vatandaşımızın hizmetleri çok daha iyi şartlarda alacağı alanların inşasını gerçekleştirmek olacak." ifadelerini kullandı.
Sanayiye yönelik projelerine ilişkin de Kurum, şunları kaydetti:
"Tüm fabrikalarımızda 'endüstriyel simbiyoz' dediğimiz, bir fabrikanın atığının diğer bir üretim tesisi tarafından kullanıldığı geri dönüşüm anlayışıyla uygulamalarımızı süratle hayata geçireceğiz. Öncelikle İBB'nin ihtiyaç duyduğu enerji kaynağını yenilenebilir enerjiden karşılayacağız. Ardından İstanbul'un sanayisiyle birlikte tüm sanayi tesislerimizin enerji ihtiyacını HES, GES gibi yenilenebilir enerjiden karşılamak suretiyle İstanbul'un havasını da koruyacağız. Ki burada hedefimiz, tüm Türkiye'de olan 2053 sıfır emisyon hedefini İstanbul'da 2040'ta yakalamak olacak."
Özellikle çip ve insansız hava teknolojilerine ayrı önem verdiklerini anlatan Kurum, bunların yanında biyoteknoloji, yapay zeka, uzaktan çalışma ve robot teknolojilerine dair de özel enstitüler kuracaklarını kaydetti.
Kurum enstitülerle ilgili olarak, "Enstitülerimizde ara teknik elemanlar yetiştirilecek. Gençlerimizi bu manada yetiştirmiş olacağız ki şu an İstanbul ticaretinin en önemli ihtiyacı ara teknik eleman. İBB olarak kuracağımız akademilerle, İTO'muzla, İSO'muzla birlikte bu akademilerde gençlerimizi yetiştireceğiz ve ara eleman olarak sanayimize, üretimimize destek vermiş olacağız." dedi.
