Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü ile Ankara Üniversitesi (AÜ) işbirliğiyle yürütülen proje kapsamında, havadaki polen çeşitliliği ve yoğunluğu bilimsel yöntemlerle ölçülerek kamuoyuna duyuruluyor. Alerjik hassasiyeti olan bireylerin yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen bu çalışma, "Ankara Alerjik Polen Bülteni" adlı internet sayfası üzerinden erişime sunuluyor.
AÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nur Münevver Pınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, polenlerin yol açtığı alerjik hastalıkların küresel iklim değişikliğinin etkisiyle çağın hastalıkları arasında yer aldığını söyledi.
Türkiye genelinde polen alerjisi oranının yaklaşık yüzde 30 olduğunu belirten Pınar, küresel ısınmaya bağlı olarak bitkilerin polen saçma dönemlerinin erken başladığını ve polen mevsimlerinin uzadığını ifade etti.
Türkiye florasında 12 binden fazla bitki türü bulunduğuna dikkati çeken Pınar, bunların yaklaşık yüzde 20’sinin alerjik reaksiyonlara neden olabileceğini söyledi. Her polenin alerjik etki yaratmadığını vurgulayan Pınar, özellikle gösterişli çiçeklere sahip ağaç ve bitkilerin alerji açısından tehlikeli olmadığını belirtti.
"Örneğin, geçen hafta açan sakuralar alerjiye neden olmaz. Asıl tehlike, huş ve meşe gibi ağaçlardan kaynaklanır. Meşe ağaçları, atmosferde bir anda 300 milyar polen yayabiliyor. Üstelik polenler rüzgarın etkisiyle çok uzak mesafelere, hatta kıtalar arası yolculuk yapabiliyor." dedi.
2021 yılında Ankara Üniversitesi Rektörlüğü ile Meteoroloji Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol kapsamında başlatılan çalışmayla, düzenli polen analizleri yapıldığını ve elde edilen verilerin "Ankara Alerjik Polen Bülteni" üzerinden kamuoyuyla paylaşıldığını aktaran Pınar, şöyle devam etti:
"Sayfamızda ağaç, çalı, otsu, yabani otsu ve çayır polenlerinin yoğunluğunu gösteren 3 günlük bültenler yayımlıyoruz. Amacımız; alerji ve astım hastalarının tedavi süreçlerine katkı sağlamak ve yaşam kalitelerini artırmak. Bitkilerin polen saçma dönemlerini takip etmek, tedavi açısından büyük önem taşıyor. Şu anda atmosferde bir polen kokteyli var. Yağışlar polenleri parçalayarak alerjen salımını artırıyor, bu da alerjisi olanlar için ciddi risk oluşturuyor."
Polen Takibiyle Günlük Riskler Belirleniyor
AÜ'den Dr. Öğretim Üyesi Aydan Acar Şahin de polen takibi için üç farklı hava örnekleyici cihaz kullandıklarını belirtti. "Polen tuzakları" olarak bilinen bu cihazların, dakikada 10 litre hava çekerek insanın nefes alıp verme sürecini taklit ettiğini ve havadaki polenleri özel bir bandın üzerine topladığını ifade etti.
Şahin, bu bant üzerindeki polenlerin mikroskop altında incelenerek tespit edildiğini ve verilerin "Ankara Alerjik Polen Bülteni" aracılığıyla günlük olarak yayımlandığını söyledi.
"Günlük polen riski bilgileri bugün, yarın ve ertesi gün için tahminleri içeriyor. Alerjik duyarlılığı olan hastalar, tıpkı hava durumu takip eder gibi bu bülteni takip ederek havadaki polen durumuna göre dış ortam aktivitelerini planlayabilirler." ifadelerini kullandı.