Kallas, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuştu.

Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de çıkan yangında hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dileyen Kallas, "Yakın zaman önce çıkan korkunç otel yangınında ailesini kaybedenlere ve Türk milletine başsağlığı dileklerimi iletmek isterim." dedi.

Kallas, Türkiye'nin, AB'nin en önemli ortaklarından biri olduğunu belirterek, Türkiye'nin AB'ye aday ülke olduğunu, önemli NATO müttefiki ve Avrupa'nın güvenliğinde önemli rol oynadığını söyledi.

AB ile Türkiye arasında çok çeşitli konularda işbirliği fırsatları olduğundan bahseden Kallas, ekonomik ortaklığın temellerinin her zamankinden daha güçlü olduğunu vurguladı.

Kallas, "Ticaretten inovasyona, terörle mücadeleye kadar çok çeşitli alanlarda işbirliği yapabiliriz. Tabii ki farklı görüşler, farklılıklar da var. Mesela Kıbrıs konusu gibi ya da Rusya'ya uygulanan yaptırımlar konusunda olduğu gibi. Tabii ki insan hakları ve hukukun üstünlüğü, Avrupa yolunda yürüme de gerçekten çok önemli." diye konuştu.

Daha fazla yüksek düzeyde diyalog ve işbirliği konusunun önemine işaret eden Kallas, Bakan Fidan ile görüşmesinde hem ikili hem de dış politikadaki olası işbirliklerinin ele alındığını aktardı.

Şehit Astsubay Üstçavuş Ufuk Akıncı, Ankara'da son yolculuğuna uğurlandı Şehit Astsubay Üstçavuş Ufuk Akıncı, Ankara'da son yolculuğuna uğurlandı

Suriye

Suriye konusuna değinen Kallas, "Esed rejiminin düşüşü sonrasında çok büyük umut ortaya çıktı ama aynı zamanda çok büyük zorluklar, sınamalar da var. Suriye halkının tüm çeşitliliğini temsil edecek yeni yönetime ihtiyacı var." değerlendirmesinde bulundu.

Bunun AB'nin de amacı olduğunu vurgulayan Kallas, AB'nin Suriye'nin ekonomik toparlanmasına destek olmasını istediğini kaydetti.

"Avrupa Birliği, Suriye üzerinde uygulanan yaptırımları, yeni yönetimin davranışlarına ve yaklaşımına göre hafifletmeyi de amaçlıyor." diyen Kallas, çok sayıda Suriyeliye ev sahipliği yapmasından dolayı Türkiye'yi tebrik etti.

Kallas, Suriye'nin istikrarlı, güvenli ve iş imkanları olan bir ülke olduğunda Suriyeli mültecilerin buraya geri dönmesinin mümkün hale geleceğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Dolayısıyla Suriye'nin geleceğinin umut dolu olması, herkesin faydasına olacaktır. Suriye'nin geleceği konusunda böyle bir umut var. Türkiye'nin Suriye'yle ilgili olarak meşru güvenlik endişeleri olduğunun farkındayız. Hem Türkiye hem Avrupa Birliği açısından büyük tehlikeler söz konusu. Biz de DEAŞ'ın engellenmesi gerektiğini düşünüyoruz ve Kuzey Suriye'de yapılacak, atılacak her tür adımların dikkatle atılması gerektiğini düşünüyoruz."

"Gazze'deki şiddet döngüsünü, ateşkesin kırmasını bekliyoruz"

Kallas, Gazze hakkında, "Bu şiddet döngüsünü ateşkesin kırmasını bekliyoruz. Her iki tarafın da bu anlaşmayı uygulamasını bekliyoruz." diyerek, ateşkesin geçici olduğunu, kalıcı barışa ihtiyaç olduğunu vurguladı.

İsraillilerin ve Filistinlilerin uzun vadeli barışı hak ettiğini söyleyen Kallas, "Avrupa Birliği, Filistinlilerin destekçisi. Oraya sağladığımız yardımı da artırıyoruz ve EUBAM Rafah misyonumuzu tekrar konuşlandıracağız orada. Uzun dönemli yeniden yapılanma ve kalkınma çalışmalarına da destek vereceğiz ve iki devletli çözümün tek çözüm olduğunu düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

Rusya-Ukrayna savaşı

Kallas, Rusya-Ukrayna savaşının 4. yıla girmek üzere olduğunu hatırlatarak, "Putin'in şu anda barış istediğine dair hiçbir emare yok. 134 milyar avro destek sağlıyoruz ve 75 bin Ukraynalı askeri de eğitiyoruz ve Rusya'ya çok ağır yaptırımlar uygulanıyor." dedi.

27 Şubat'ta Avrupa Komisyonu'nda bir araya gelip Ukrayna'ya destek konusunun yeniden ele alınacağını söyleyen Kallas, "Hepimiz barış istiyoruz ama barışın sürdürülebilir ve kalıcı olmasını da istiyoruz. Ukraynalılardan daha fazla barış isteyenler de yoktur diye düşünüyorum. Sürekli bombalanıyorlar çünkü." ifadesini kullandı.

AB ve Türkiye arasındaki işbirliği

Kallas, AB ve Türkiye arasındaki işbirliğinin çok fazla potansiyeli olduğunu belirterek, ilişkileri ve işbirliğini artırmayı sabırsızlıkla beklediğini kaydetti.

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Kallas, "AB'nin, Suriye'ye yönelik yaptırımlarının kaldırılmasına yaklaşımını biraz daha açabilir misiniz? 27 Ocak'ta yapılacak Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısında bu konuda bir karar alınacak mı? ABD'nin esneklik sağladığı alanların ötesinde esneklikler söz konusu olacak mı? Muhtemel kararda, yaptırımlar konusunda atılacak adımlar şarta bağlanacak mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"27 Ocak'ta Dışişleri Bakanları toplantımız olacak, bu konuyu ele alacağız. Dolayısıyla biz bir yol haritası öneriyoruz; bu yaptırımların hafifletilmesi, adım adım ilerlenmesi konusunda. Suriyeli yöneticilerin attıkları adımlar doğru yönde olursa, biz de bir sonraki aşamaya geçip biraz daha hafifleteceğiz yaptırımları. Bu şekilde başlayacağız."

Kallas, öncelikle ülkenin yeniden yapılandırılması konusunda en gerekli desteklerin sağlanacağını belirterek, yeni Suriye yönetiminin kendi üstüne düşeni yaptığında daha fazla adım atılacağını kaydetti.

"Eğer yanlış yönde ilerlendiğini görürsek de tekrar bu yaptırımları uygulayacağız. Dediğim gibi Suriye'nin geleceği umut dolu ama aynı zamanda kırılgan da bir durum söz konusu." diyen Kallas, "Dolayısıyla bölgede Türkiye dahil diğer aktörlerle Birleşik Krallık, ABD gibi hep aynı mesajı veriyoruz. Aslında Suriye'de ne görmek istiyoruz, orada ne tür gelişmeler olduğunu görmek istiyoruz konusunda hep aynı mesajı veriyoruz. İlk kararlarımızı da pazartesi günü alacağız." açıklamasında bulundu.

Editör: Haber Merkezi