Dünya

Trump'la ilişkiler, Kanada'da baharda yapılması planlanan federal seçimleri şekillendirecek

ABD Başkanı Donald Trump'ın "Kanada'nın ABD'nin 51. eyaleti olması gerektiğine" ilişkin açıklamaları, Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun yerine yeni liderin göreve gelmesinden sonra yapılması planlanan federal seçimleri etkileyecek.

Anadolu Ajansının (AA) "Kanada ABD'nin 51. eyaleti mi olacak?" başlıklı dosyasının birinci haberinde, AA muhabiri Trump'ın Kanada'ya yönelik açıklamalarının Kanada iç siyaseti ve kamuoyundaki yansımaları ile ABD-Kanada ilişkilerine etkilerini ele aldı.

Trump, göreve gelmesinin ardından defalarca Kanada'nın "ABD'nin 51. eyaleti olması gereken bir ülke" olduğunu savundu ve Trudeau'yu "vali" olarak nitelendirdi.

Trudeau'nun 6 Ocak'ta "siyasi iç çekişmeler" nedeniyle partisinin yeni liderinin belirlenmesinin ardından görevlerinden istifa edeceğini açıklaması üzerine Trump, Kanada'nın ayakta kalması için ticaret açıklarını ABD'nin daha fazla kaldıramayacağını ve Trudeau'nun bu yüzden istifa ettiğini söyledi.

7 Şubat'ta "Kanada'nın 51. eyalet olmasının daha iyi olacağı" yönündeki söyleminin "sadece bir retorik" olmadığını belirten Trump, 10 Şubat'ta bu yöndeki fikrini yeniden dillendirdi. Trump, "Neden Kanada'ya sübvansiyon olarak yılda 200 milyar dolar ödüyoruz?" diyerek bu ülkeye verilen maddi desteği sorguladı.

Ayrıca, ABD'nin Kanada'nın ithalatına tarife uygulamaya başlamasının ardından Trump ve Trudeau bir anlaşma üzerinde müzakere etti ve Kanada'nın ithalatına yönelik uygulanması planlanan tarife durduruldu.

Uzmanlar, Trump'ın ikinci başkanlık döneminde ABD-Kanada ilişkilerinin gergin olacağını ve iki ülke arasındaki ilişkilerin Kanada iç siyasetini şekillendireceğini öngörüyor.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun eski kıdemli dış politika ve savunma danışmanı ve Ottawa Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Roland Paris ve Carleton Üniversitesi Paterson Uluslararası İlişkiler Başkanı ve Kanada Savunma ve Güvenlik Ağı Direktörü Stephen Saideman, Trump'ın söylemleri ve ABD-Kanada ilişkileri ile ilgili AA muhabirine değerlendirmede bulundu.

Kanada iç siyasetinde Trump'ın söylemleri

Paris, Trump'ın açıklamalarının Liberal Parti liderliği ve başbakanlık görevlerinden istifa edeceğini açıklayan Trudeau'nun yerine yeni liderin göreve gelmesinden sonra yapılması planlanan federal seçimleri şekillendireceğini belirtti.

Daha önce Kanada siyasetindeki ana meselenin görevdeki hükümetin performansı olduğunu anlatan Paris, "Şimdi seçimlerde bir başka önemli mesele daha olacak: Çalkantılı ikinci Trump döneminde ABD ile ilişkileri yönetmek için hangi adaya güveniyorsunuz?" ifadelerini kullandı.

Saideman ise Kanada Muhafazakar Partisi'nin destekçilerinin bir kısmının Trump yanlısı olduğunu ve bu durumun partiyi bölebileceği değerlendirmesini yaptı.

Bunun yanında Kanada Muhafazakar Partisi içinde Trump'ın hamlelerine karşı duran isimlerin de bulunduğunun altını çizen Saideman, partinin şu anki lideri Pierre Poilievre'nin anketlerde büyük bir avantaja sahip olduğunu belirtti.

Saideman, Trump ile ilişkilerin baharda yapılacak Kanada seçimlerini etkileyeceğine işaret ederek "(Poilievre) Yaklaşan seçimlerde gerçekten zor zamanlar geçirecek çünkü seçimlerin enflasyon ve karbon vergisini eleştirmek gibi güçlü olduğu konularda olacağını umuyordu. Ancak seçimler, Trump'ı en iyi nasıl yöneteceği ve ona nasıl direneceği konusunda olacak." dedi.

Kanada kamuoyunda Trump'ın söylemleri

Paris, Kanada halkının "Trump'ın Kanada'ya yönelik tehdit ve hakaretleri karşısında endişeli ve öfkeli" olduğunu ifade ederken, Saideman, "Kanadalılar bu açıklamaları tek bir kişinin gösterisi olarak görüyor ve tüm ABD'lilerin buna inandığını ya da buna göre hareket ettiğini düşünmüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Açıklamalardan sonra Kanada milliyetçiliğinin yükseldiğine işaret eden Saideman, "Kanadalıların son birkaç gündür hokey maçlarında ABD Ulusal Marşı'nı yuhaladıklarını gördük. Kanada'da, Trump'ın tarafını tutanlar vatan haini olarak adlandırıldı. Dolayısıyla bunun sonuçları olacak." açıklamasında bulundu.

Saideman, Trump'ın söylemlerinin Kanadalılar tarafından ilk başta kötü bir şaka olarak görüldüğünü belirterek, daha sonra söylemlere ilişkin kamuoyunda endişelerin arttığını anlattı.

Trump'ın ikinci döneminde ABD-Kanada ilişkileri

Paris, iki ülkenin ticaret ve güvenlik ilişkilerinin karşılıklı olarak faydalı olduğunu hatırlatarak, Kanada'nın, ABD'nin karşı karşıya olduğu ekonomik ve güvenlik sorunlarına yönelik ortak çözümler önermeye devam edeceğini belirtti.

Saideman ise Trump'ın ikinci döneminde iki ülke arasındaki ilişkilerin gergin geçeceği öngörüsünde bulunarak, "Kanada-ABD ilişkileri, genel şekliyle karşılaştırıldığında, düşmanca olacak. İki ülkenin işbirliğine daha fazla zarar vermeden bu süreci atlatabilirsek şanslı sayılacağız." ifadelerini kullandı.

Trump'ın tarife tehditleri

Paris, Kanada'nın ABD ihracatının en büyük müşterisi ve ülkenin ithal ettiği petrolün başlıca kaynağı olduğunu hatırlatarak, Trump'ın Kanada'ya yönelik tarife uygulaması halinde Kanada'nın da buna aynı şekilde karşılık vereceğini belirtti.

Trump'ın tarife tehditlerinin şimdiden yatırım kararlarını Kanada'nın aleyhinde etkilediğine dikkati çeken Paris, "Trump'ın bu tehditleri savurmasının nedenlerinden biri de yatırımcıları ve üreticileri, varlıklarını ABD'ye kaydırmaları için teşvik etmek." dedi.

Paris, Kanada'nın ticaretinin dörtte üçünün ABD ile olduğunu ve Kanada hükümetinin öncelikle Washington ile bir anlaşmaya varmaya odaklanacağını kaydetti.

İdeal olarak böyle bir anlaşmanın Meksika ile üçlü anlaşma şeklinde olacağını aktaran Paris, "Ancak Kanada, ekonomik olarak ayakta kalması söz konusu olduğunda iki taraflı bir anlaşmayı da kabul edecektir." diye konuştu.

Saideman ise ABD-Meksika-Kanada Anlaşması'na göre, iki ülkenin birbirlerine karşı tarife uygulamaması gerektiğini savunarak, "Trump, müzakere ettiği bir anlaşmayı ihlal ediyor. Dolayısıyla kendi sözünü sürekli ihlal eden biriyle müzakere ediyorsanız sonunda onunla anlaşma yapmayı bırakırsınız." ifadelerini kullandı.

Kanada'nın Çin ile de son 7-8 yıldır çok zorlu bir ilişkisi olduğunu anlatan Saideman, bu yüzden ülkenin ticari ilişkiler açısından yüzünü Çin yerine Avrupa'ya döneceğini kaydetti.

Trump'ın söylemleri ve Putin'in Ukrayna üzerindeki iddiaları

Paris, Trump'ın Kanada, Grönland ve Panama Kanalı'nın kontrolünü ele alma iddialarını "19. Yüzyılda ABD'nin tüm Amerika kıtasını kontrol etmesini öngören Kader Manifestosu (Manifest Destiny) kavramını hatırlatıyor." şeklinde yorumladı.

"Trump, Kanada ile ABD arasındaki sınırın yapay olduğunu ve Kanada'nın gerçek bir ülke olmadığını söylüyor." diyen Paris, bu yaklaşımı, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna konusundaki söylemlerine benzetti.

Saideman da "Kanada kendi kültürüyle, değerleriyle, tarihiyle, kurumlarıyla ayrı bir ülke ve 51. eyalet olması gerektiğini söylemek sadece hakarettir." yorumunu yaptı.

{ "vars": { "account": "G-E1EN649QR9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }