Şahin, Bilkent Otel ve Konferans Merkezi'nde düzenlenen "Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Medyanın Sorumluluğu Çalıştayı"nın açılışında, yaptıkları çalışmalarla, kadına yönelik şiddetle ilgili nelerin doğru, nelerin yanlış olabileceğini anlatma çabasında olduklarını söyledi.
Kadına yönelik şiddetle mücadelede medyanın daha duyarlı ve sorumlu bir tutum sergilemesinin zorunlu olduğunu ifade eden Şahin, "Kadına yönelik şiddette medyanın rolünün çok büyük olduğunu düşünmekteyiz ve biz bu anlamda bütün söylemlerimize ve bütün yaptığımız işlerle de kadına yönelik şiddetin bizim için, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu için kırmızı çizgi olduğunu belirten bir anlayışa sahibiz. Yıllardan beri de bu şekilde davrandık." diye konuştu.
Şahin, RTÜK'ün yalnızca denetleyen değil, aynı zamanda yol gösterici ve destekleyici bir kurum olarak hareket etmeye kararlı olduğunu vurgulayarak, özellikle medyada kadınların güçlü yönlerinin daha fazla öne çıkarılması gerektiğini ve alınan sekiz etik ilke ile şiddeti özendiren yayınlara izin verilmediğinin altını çizdi.
RTÜK olarak, medya kuruluşlarının reyting kaygısıyla değil, sorumlu yayıncılık anlayışıyla hareket etmelerini teşvik etmeye çalıştıklarını dile getiren Şahin, yayıncı kuruluşlarla işbirliği içinde olduklarını anlattı. Şahin, şöyle devam etti:
"Kararlara saygı duyan ve bu kararlar çerçevesinde işbirliğiyle kararları uygulayan yayıncı kuruluşlara sahibiz. Biz her zaman söylediğimiz gibi yerli ve milli olan bu yayıncı kuruluşlarımızla birlikte yürüyoruz. Bu yolda beraberiz. Bu yol neticesinde nihayetinde bir neslin yaratılışına katkıda bulunuyoruz. Bir devletin köklerinin oturmasına ve kökleşmesine belki de emek veriyoruz. İnsanlar arasındaki iyiliğin gelişmesine katkıda bulunuyoruz. Değerlerimizin gelişmesine katkıda bulunuyoruz. Biz birlikte hareket ediyoruz. Yani aynı gemideyiz. Medyamızın aldığı kararlar ve bizim aldığımız kararlar hep aynı çizgide olduğunu da görmekten mutlu olduğunu rahatlıkla belirtmek isterim. Bu alandaki yapılan çalışmalar sadece bunlarla sınırlı değil. İnşallah çalıştayımızın devamında ve sonucunda alınan kararları da sizlerle gururla paylaşmanın bizim için büyük bir zevk olacağını da buradan belirtmek istiyorum."
"Güçlü bir toplum olmak zorundayız"-
Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür de çalıştayda RTÜK'ün katkılarının önemli bir rol oynadığını ve sahada "Sahte Kadın, Sahte Aile Kuşatması İstemiyoruz" sloganlarıyla kampanya başlatıldığını anımsattı.
Kadına yönelik şiddetin medyada geniş bir yer tuttuğunu belirten Oygür, medyadaki şiddet unsurlarının özellikle, haberlerde, gündüz kuşağındaki programlarda ve yerli dizilerde sürekli bir şekilde yer almakta olduğunu ifade etti.
Medyanın gelecek nesiller üzerinde de kritik bir aktör olarak öne çıktığını dile getiren Oygür, "Güçlü bir toplum olmak zorundayız ve yeni kuşakları da ona göre yetiştirmek zorundayız. Medyanın bu konudaki olağanüstü etkisi açık." dedi.
Çalıştayın, medya sektöründe kadına yönelik şiddetle mücadelede üzerine düşen sorumlulukları daha güçlü şekilde yerine getirebilmesi için önemli bir adım olduğunu anlatan Oygür, medya sektörünün kar etmenin yanında toplumun değerlerine uygun hareket etmesi gerektiğine de dikkati çekti.
Çalıştaya, akademisyenler, medya temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.