Politika

MHP'li Feti Yıldız: AYM, bireysel başvuru yolu kapsamında dolaylı ya da örtülü norm denetimi yapamaz

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, "AYM bireysel başvuru yoluyla bir hükmü iptal edemeyeceği gibi, bu hükümden kaynaklanan ihlal tespitinde de bulunamaz ve anayasa hükmünün uygulanmasını  imkansız hale getirilemez. Bir şeyin hakkını vermek adalet ise, uygun olanı yapmakta hikmettir." dedi

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız sosyal medya hesabından gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

MHP'li Yıldız'ın açıklaması şu şekilde;

Gündemi meşgul eden bir dava üzerinden uygulanan iletişim stratejisi ile mevcut anayasal düzen bir kenara bırakılarak Anayasa Mahkemesinin “süper temyiz mahkemesi” olduğu şeklinde toplumsal bir algı oluşturulmak isteniyor. 
Anayasa Mahkemesi böyle bir rol üstlenemez. 
Diğer mahkemelerin kararlarını her türlü hukuka aykırılık yönünden inceleyebilecek bir süper temiz makamı değildir.

Yargıtay kararında geçen bazı sözcüklere atıfta bulunarak ,nerelerde dem’lendiği,hangi mahfillere yaslandığı  bilinen bir takım medya kuruluşları Milliyetçi Hareket Partisi’ne 
asılsız ithamlarda bulunmakta adeta yarışıyor.

Anayasa Mahkemesi yargısal aktivizm’de bulunamaz , süper temyiz mahkemesi değildir.
Yargısal aktivizm kuvvetler ayrılığı ilkesinin düşmanıdır.

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlara diyoruz ki;
AYM ,derece mahkemelerine anayasanın 14.maddesini “ihmal edin”diyerek mahkemelerle arasında bir derece ilişkisi kuruyor,kendini süper temiz mahkemesi konumuna getiriyor. Anayasa Mahkemesi, derece mahkemelerinden verilen kararları maddi ve hukuki yönden inceleyen bir mercii olmadığını unutuyor.

Bireysel başvurunun , bir olağan veya olağanüstü kanun yolu olmadığını, inceleme sırasında delil değerlendirmesi yapılamayacağını mahkemeye hatırlatmak gerekiyor.

Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın ayrı yargı kollarında yüksek mahkeme olarak düzenlendiğini, aralarında bir derece farkı olmadığı gibi kararlarının etkisi bakımından bir öncelik sonralık durumu da söz konusu olmadığını meslektaşlarımızdan bazıları maalesef ıskalıyor.

Dokunulmazlıklarla ilgili temel tartışma, anayasanın 83. Maddesinin 2.fıkrasında düzenlenen dokunulmazlığın istisnası üzerinde yapılmaktadır. 

“Soruşturmasına seçimden önce başlanmış olmak şartıyla anayasanın 14.maddesindeki durumlar.”düzenlemesidir.
Anayasa koyucu, hangi suçların Anayasanın 14 üncü maddesi kapsamına gireceğine ilişkin somut bir niteleme yapmamış,genel çerçevesi çizilmiş ,kapsamının belirlenmesi yargı içtihatlarına bırakmıştır. 

Anayasanın bir maddesinde; devletin güvenliğine,anayasal düzene, yüce meclise ve yürütmeye karşı suçların madde madde cezalarıyla birlikte yazılı olarak düzenlenmesi,dünyada eşi benzeri olmayan hukuki bir gariplik,bir hukukçunun söylediği gibi türüne rastlanmayacak bir sapkınlık olurdu.

Anayasa Koyucunun dokunulmazlığın istisnasını 83/2 içinde düzenlemesindeki amaçı  açıktır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığına kasteden bir faaliyette bulunan milletvekilinin  dokunulmazlıktan yararlanmamasıdır.

AYM, bireysel başvuru yolu kapsamında dolaylı ya da örtülü norm denetimi yapamaz.
AYM bireysel başvuru yoluyla bir hükmü iptal edemeyeceği gibi, bu hükümden kaynaklanan ihlal tespitinde de bulunamaz ve anayasa hükmünün uygulanmasını  imkansız hale getirilemez.
Bir şeyin hakkını vermek adalet ise, uygun olanı yapmakta hikmettir.

{ "vars": { "account": "G-E1EN649QR9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }