Dora, kadim Türk kültüründe kadın ve erkeğin hep yan yana yürüdüğüne işaret ederek şunları kaydetti:
"Bugün aynı şekilde yansımasını görebilmek için kültürel kodları da revize etmemiz gerekiyor. Birtakım algıları aşamıyoruz. Bugün hala karşımıza çıkan en büyük engel, bakış açısı. Çocukken yetiştirilişimizdeki o kodların bize dayattığı sınırlar. Sadece kadınların eğitimi değil, kadınların haklarına sahip olduğu ve kendilerine eşit olduğunu bilmesi gereken ekip arkadaşı, erkekler. Bu iki cinsi, bir rakip gibi görmekten artık çıkmalıyız. Bir ekibin parçası, birbirinin tamamlayıcısı olarak görmek zorundayız. Bir kadın milletvekili olarak en çok bu bakış açısını değiştirmek istiyorum."
Şiddetle mücadele içeren televizyon programlarına bakıldığında bile şiddetin sadece fiziksel şiddetle sınırlı kaldığını düşünenler bulunduğunu ifade eden Dora, "Ekonomik, duygusal, psikolojik şiddet türü var. Sanal yaşam da hayatımızın bir parçası haline geldi. Herkes ulaşılır oldu. Böyle olması dijital platformda şiddete açıklık durumumuzu, kırılganlığımızı arttırdı. Cinsel yönden kadınlara yapılan dijital alanda saldırılar, zorbalıklar var. Görünüşüyle eleştirilen kadınlar var. Sürekli diyet reklamları görüyoruz. Kendisiyle barışık büyümeyen çocuklarımız var." diye konuştu.