Hocalı'da işlenen katliamın, Birleşmiş Milletlerin soykırım tanımına bire bir uyan bir vahşet olduğuna işaret eden Kılıç, "Ancak ne yazık ki dünya, bu olaya karşı üç maymunu oynamıştır ve oynamaya da devam etmektedir. Tıpkı diğer, özellikle Türklere ve İslam alemine karşı yapılan soykırımlarda, katliamlarda olduğu gibi. İnsan hakları savunucuları, demokratik değerleri dilinden düşürmeyen ülkeler Hocalı için sessiz kalmıştır ve kalmaya da devam etmektedir. Batı'nın ikiyüzlü tutumu adaletin tecelli etmesini engellemiştir. Unutulmamalıdır ki adalet bir gün yerini bulacak, failler hak ettikleri cezayı alacaklardır." değerlendirmesinde bulundu.
Kılıç, bu soykırımın uluslararası alanda tanınması, Hocalı'nın hak ettiği hukuki zemine oturtulması için mücadelelerini sürdüreceklerini vurgulayarak, bunun sadece Azerbaycan'ın değil, tüm Türk dünyasının meselesi olduğunu söyledi.
Türkiye'nin dün olduğu gibi bugün de Azerbaycan'ın yanında olduğunu, Azerbaycan'ın haklı davasında, hukuki ve diplomatik mücadelesinde en büyük destekçisi olmaya devam edeceğini dile getiren Kılıç "33 yıl sonra da olsa 100 yıl sonra da olsa bu soykırımı gerçekleştirenler yargılanmalıdır. Katil Ermenistan'ın ve onu destekleyen güçlerin tarih önünde olduğu kadar hukuk önünde de hesap vermesi için mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi.