Gündem

Mardin'de 21 kişinin hayatını kaybettiği kazaya ilişkin davada gerekçeli karar açıklandı

Mardin'in Derik ilçesinde yaklaşık 3 yıl önce art arda meydana gelen, 1 polis memurunun şehit olduğu, 20 kişinin hayatını kaybettiği, 47 kişinin yaralandığı iki kazaya ilişkin davada gerekçeli karar hazırlandı.

Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 27 Şubat'taki karar duruşmasında, tutuksuz 5 sanığa verilen hüküm hakkında yazılan gerekçeli kararda, sanıklar ve kazada hayatını kaybedenlerin yakınlarının soruşturma ve dava aşamalarındaki ifadelerine yer verildi.

"Kazalar sürücülerin hatalı seyir şekillerinden kaynaklanmıştır"

Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığınca hazırlanan raporun da yer aldığı kararda, şunlar kaydedildi:

"Kazalar, yerleşim yeri içinde iniş eğimli yoldaki seyirlerini araçlarının yükünü, teknik özelliklerini ve mevcut yol şartlarını göz önünde tutarak uygun vites ve hızda sürdürmeyen sürücülerin hatalı seyir şekillerinden kaynaklanmıştır. İlk kazaya karışan araca bağlı 31 AEK 039 plakalı yarı römorkun fenni muayenesinin geçmiş olduğu, ikinci kazaya karışan 28 K 5173 plakalı yarı römorkun fren aksamının ise devre dışı bırakılmış şekilde çalışır durumda olmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda sürücülerin mesuliyetinin bulunduğu, davaya konu kazaların oluşumunun araç sürücüsü olan sanıkların hatalarından kaynaklanmış olduğu, kazanın oluşumu üzerinde araç sahibi olan veya görünen sanıkların kusurlarının bulunmadığı anlaşılmıştır. Kazada dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile sanıklardan tır şoförlerinin asli derecede kusurlu olduğu, olay mahallinde yaya olarak bulunan görevli veya siviller ile bu mahalde seyir halinde ve park halinde olan diğer sürücülerin, eğimli yolda kontrolü kaybolmuş şekilde yüksek süratle üzerlerine doğru gelen çekici ve yarı römorkun çarpmasına maruz kaldıkları olayda atfı kabil bir kusuru bulunmadığı tespit edilmiştir."

Kararda, sanıkların kullandığı araçlarda hızlarının yüksek olduğu, aracın teknik özellikleri, yükü ve yol yapısını dikkate alarak uygun vites ve hızla sürmeye yeterli özeni göstermedikleri, uzun iniş eğimli yolda sık fren kullanımı ile araçların fren sisteminin ısınmasına ve fren etkisinin zayıflamasına sebebiyet verdikleri değerlendirilerek savunmalarına mahkeme tarafından itibar edilmediği aktarıldı.

"Dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davrandıkları anlaşılmıştır"

Kararın sonuç kısmında, şu değerlendirmede bulunuldu:

"Sanıklar Umut G. ve Yunus Ş'nin olay tarihinde idarelerinde bulunan çekici ve buna bağlı yarı römork ile iniş eğimli yolda seyir halindeyken araçların teknik özellikleri, yükü ve yol yapısını dikkate alarak uygun vites ve hızla sürmeye yeterli özeni göstermemiş, uzun iniş eğimli yolda sık fren kullanımı ile araçların fren sisteminin ısınmasına ve fren etkisinin zayıflamasına sebebiyet vermişlerdir. Sanıkların idaresinde bulunan çekici ve buna bağlı yarı römorkun kontrolü kaybolmuş şekilde olay yerine geldiği, çekici ve fenni muayene süresi geçmiş durumdaki yarı römorku ile söz konusu kazaya neden oldukları, şehir içi hız limitlerine uymadıkları, yaya geçitlerine gelindiğinde hızın azaltılması gerektiği ancak buna uygun hareket etmedikleri, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davrandıkları anlaşılmıştır."

Kararda, dosyada yer alan bilirkişi raporları, kamera görüntüleri ile Adli Tıp Kurumu (ATK) raporları uyarınca asli derecede kusurlu olan sanık Umut G'nin eyleminin "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olma", sanık Yunus Ş'nin de "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçunu oluşturduğunun belirlendiği belirtildi.

TCK'nin 61. maddesi uyarınca meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ile sanıkların taksire dayalı kusurlarının ağırlığı göz önüne alınarak eylemlerine uyan TCK'nin 85/2 maddesi uyarınca mahkumiyetlerine karar verildiği ifadesine yer verilen kararda, meydana gelen neticenin öngörülebilir olduğu, sanıkların kazanın gerçekleşme ihtimalini öngördüğü, bu itibarla "bilinçli taksir" derecesinde kusuru bulunduğunun kabul edildiği kaydedildi.

Kararda, verilen cezanın TCK'nin 22/3 maddesi gereğince 1/3 oranında artırıldığı, hükmolunan cezanın gelecekleri üzerindeki olası olumsuz etkileri lehlerine indirim sebebi kabul edilerek verilen cezadan TCK'nin 62/1 maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldığı belirtildi.

Gerekçeli kararda şirket yetkilisi sanıklar K.G, M.A. ve K.M.G'nin beraatine ilişkin şöyle denildi:

"Sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, mahkumiyete yeter nitelikte, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği, sanıkların bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulunun, suçun kuşkuya yer vermeyen bir kesinlikle ispat edilmesine bağlı olduğu, gerçekleşme şekli kuşkulu ve tam olarak aydınlatılmamış olaylar ve iddiaların, sanıklar aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamayacağı, ceza mahkumiyetinin, yargılama sürecinde toplanan kanıtların bir kısmına dayanarak ve diğer bir kısmı göz ardı edilerek ulaşılan ihtimali kanıya değil, kesin ve açık bir ispata dayanması gerektiği, bu ispatın hiçbir kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması gerektiği, yüksek bir olasılığa dayanılarak sanıkları cezalandırmanın, ceza yargılamasının en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan varsayıma dayalı olarak hüküm vermek anlamına geleceği dikkate alınarak, CMK'nin 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatlerine hüküm kuruldu."

Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki karar duruşmasında mahkeme heyetince, "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan tır şoförü Yunus Ş'nin 16 yıl 1 ay, Umut G'nin de "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasına, şirket yetkilisi sanıklar K.G, M.A. ve K.M.G'nin ise beraatlerine, kusur durumu ve suçun işleniş şekli dikkate alınarak, TCK'nin 53/6 maddesi gereğince sanık Yunus Ş'nin sürücü belgesinin 2 yıl 6 ay, sanık Umut G'nin sürücü belgesinin de 2 yıl süreyle geri alınmasına, geri almanın hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girmesine, sürenin cezanın tümüyle infazdan itibaren işlemeye başlaması kararlaştırılmıştı.

Mardin'in Derik ilçesi Üçyol mevkisinde 20 Ağustos 2022'de art arda meydana gelen kazada, 1 polis memuru şehit olmuş, 20 kişi hayatını kaybetmiş, 47 kişi yaralanmıştı.

{ "vars": { "account": "G-E1EN649QR9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }