Teknoloji

ABD ve Japonya’dan savunmada iş birliği

ABD ve Japonya arasındaki savunma iş birliği, büyük fırsatlar sunsa da başarılı sonuçlar için zaman ve dönüşümler gerektiriyor.

Japonya Başbakanı Fumio Kishida’nın Nisan ayında Beyaz Saray’da katıldığı davetin ardından yoğun bir zirveyi takip etti. Bu zirvede ABD ve Japonya, Çin’in Hint-Pasifik’teki artan etkisine karşı savunma teknolojilerinde iş birliğini artırmayı içeren bir dizi iki taraflı anlaşma imzaladı. Bu bağlamda zirvede açıklanan anlaşmalar, komuta ve kontrol yapılarını modernize ederek birlikte çalışabilirliği artırmayı, ağ tabanlı hava savunma mimarisi üzerinde iş birliği yapmayı, savunma sanayisinde öncelikli alanları belirlemeyi ve Japonya’nın Tomahawk seyir füzesi gibi sistemler edinmesini içeriyordu.

Ayrıca iki ülke bilim ve teknoloji işbirliğini derinleştirme ve kuantum ve yapay zeka teknolojilerine yatırım yapma kararı da aldı. Öyle ki Beyaz Saray’ın zirveye dair açıklamasında, Japonya’nın Avustralya, Birleşik Krallık ve ABD’nin (AUKUS) anlaşmasının Pillar II kapsamında ileri yetenek projelerinde iş birliği yapması olasılığının da değerlendirildiği belirtildi. İki ülke de ortaya çıkan savunma teknolojileri üzerinde birlikte ilerleme konusunda heyecanlarını dile getirirken, analistler kültürel, politik ve düzenleyici engellerin ilerlemenin yavaş ve aşamalı olacağını öngörmekte.

Eylül 2021 tarihinde Avustralya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından ilan edilen üçlü bir güvenlik paktı olan AUKUS, Pillar 2 kapsamında teknoloji paylaşımını ve silahlı kuvvetler arasında birlikte çalışabilirliği arttırmak için bir dizi gelişmiş yetenek geliştirmeye odaklanmaktadır. Ancak National Defense tarafından yapılan haberde bu iş birliğinin sabır ve zamana ihtiyacı olduğu değerlendirilmekte. Konuyla alakalı Hudson Enstitüsü’nden Japonya uzmanı Kenneth Weinstein “Her iki ülke de henüz diğerinin istediği yerde değil.” ifadeleriyle durumu açıklamakta.

ABD-Japonya arasında savunma etiği

Ayrıca Mayıs ayında Japonya, savunma teknolojileri ile ABD ile daha derin bir entegrasyon için kritik bir adım olan güvenlik izinleri sistemi oluşturan bir yasayı yürürlüğe koydu. Bu bağlamda Japonya’nın bu yeni sistemi uygulama ve uluslararası standartlara uyum sağlama sürecinin zaman alması bekleniyor. Gerekli olan zamanın ise başlıca nedenlerinden biri Japon akademisinin yıllardır süre gelen silahlanmaya uzak yapısı gösterilmekte. Bu nedenle bahse konu iş birliğine yönelik faaliyetlere katılmaya sıcak bakmadığı belirtiliyor.

Japon Öz Savunma Kuvvetleri Müşterek Kurmay Başkanı General Koji Yamazaki ve ABD Japonya Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Kevin Schneider

Özellikle Japonya’daki özel şirketler teknolojinin nereye gittiği konusunda sıkı kontrollerin olmadığı savunma projelerine dahil olma konusunda temkinli ve çekingen davranmaktalar. Gazze’de yaşanan ve insan hakları ihlallerinin sıkça rastlandığı çatışma bölgelerinde geliştirilen silahların kullanılmasına karşı çıkılmakta. Bunların dışında ABD tarafı ise özellikle Japonya’nın gelişmiş denizaltı savunma harbi kabiliyetleri ile insansız sistemlere yönelik kullanmak üzere gelişmiş iletişim kabiliyetlerinin yararlı olabileceğini düşünmekte.

{ "vars": { "account": "G-E1EN649QR9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }